1. YAZARLAR

  2. Sedat KAÇAMAK

  3. Yeniden Aydınlanma
Sedat KAÇAMAK

Sedat KAÇAMAK

YAD
Yazarın Tüm Yazıları >

Yeniden Aydınlanma

A+A-

Bir ülkede demokrasinin gelişmişliği ülke nüfusunun derneklere üye olma oranıyla doğru orantılıdır. Ülkemizde bu oran ne yazık ki çok düşüktür. Örgütlü ve güçlü toplum olma çabalarımız çok yetersiz.toplumumuzda itiraz etme, hak arama kültürü hiç yok. Kadere razı olma reflekssimiz daha güçlü. Ama şükürler olsun ki Atatürk gibi bir lider bizim içimizden cıktı. O zifiri karanlık günlerde ışığımız oldu. Padişah ve halife olması daha kolayken o zoru seçti bizlerin padişahın kulu halifenin ümmeti değil özgür birer birey olmamızı sağladı. Ulu önderimizin cumhuriyetle birlikte başlattığı aydınlanma hareketi ülkemizi her alanda Avrupa'nın önde gelen ülkesi konumuna getirmişti. Demokraside, eğitimde giyim kuşamda, sanatta, kültürde, dış ilişkilerde hayatın her alanında cumhuriyet aydınlanmasının ışıkları gözle görülür bir şekilde hissediliyordu. Fakat ne acı ki aydınlanma tamamlanamadan ulu önderimizi kaybettik. Atatürk bu ülkenin her şeyiydi. Onun ölebileceği kimsenin aklına gelmiyordu veya kimse aklına getirmek istemiyordu. Atatürk gibi bir liderin ardından onun boşluğunu doldurmak kolay bir iş değildi. Aydınlanma hareketi şaşkınlık dönemine girdi. Daha şaşkınlık dönemi atlatılamadan ikinci dünya savaşı başladı. Genç Türkiye Cumhuriyeti kendini büyük bir hengamenin içinde buldu.Cumhuriyetimizin yönetim kadroları savaşın ne kadar acı bir yıkım olduğunu çok iyi bildiklerinden savaşa girmemek için büyük çaba sarf ettiler. Savaşa girilmedi ama bütün dünyada çekilen sıkıntılar en ağırından bizde de yaşandı. Savaşın o hengamesinde aydınlanma hareketimiz duraklama devrindeydi. Savaştan sonra çok partili demokrasiye geçilince olması gereken cumhuriyet aydınlama hareketinin bütün hızıyla ilerlemesi gerekirken maalesef aydınlanma hareketi gerileme dönemine girdi. Son yirmi yıldır da cumhuriyetimizin kazanımlarını yok edip orta çağ karanlığına döndürme çabalarını yaşıyoruz. Onun için yeniden aydınlama elzem. Yediğimiz ekmek kadar, içtiğimiz su kadar nefes aldığımız hava kadar elzem. Atamızın ölümünden sonra yaşadıklarımız bize gösterdi ki o bizim hiç sönmeyen güneşimizmiş. Onun yaptıkları,söyledikleri ve ilkeleri bizim kesintisiz güç kaynağımızmış.

Cumhuriyetimizin yüzüncü kuruluş yılına az bir zaman kala toplumumuzun yarıya yakını nasıl oldu da Atatürk düşmanı aydınlanma düşmanı feslilerle cübbelilerle aynı safta oldular. Gerçek aydın din alimlerine değilde cübbelilere inanır oldular. Nerede hata yapıldı.Cumhuriyet projesi hatalımıydı? Misyonu vatandaşlarını padişahın kulu halifenin ümmeti yerine özgür birey yapmak olan vizyonunu da çağdaş medeniyetleri aşmak olarak koyan bir proje yanlış olabilir mi? Elbette değil! O halde nerede yanlış yaptık?

Cumhuriyetimizi kuranlar iki olgudan korkmuşlar. Biri dini gericilik biri etnik bölünme. Bunlar olmasın diye öyle hatalı önlemler alınmış ki bugün vatandaşlarımızın yarıya yakını gerici din tüccarlarının etkisinde. Öte yandan Kürt kökenli vatandaşlarımızın yarısı canları pahasına ülkemiz ve devletimizin yanında yer alırken, yarıya yakını da Amerikanın yaratıp beslediği ve kendi çıkarları için kullandığı PKK terör örgütünün siyasi uzantısına oy veriyor. Nerede yanlış yaptıkta cumhuriyetimizi kuranların korktukları başımıza geldi. Bu soruların cevaplarını bularak aydınlanmamıza bir mum yakabiliriz. Gelin Yeniden Aydınlanma Derneği çatısı altında mumlarımızı birleştirelim güneş olalım.

Aydınlıkta kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.