İmamlar, din görevlileri, Kuran kursu eğitmenleri okullara “manevi danışman” adı altında atanmaya başlamış. Ne hikmetse pilot bölge de İzmir.

İktidarlar ideolojilerine uygun insan yetiştirmek için eğitim politikaları belirlerler. Buraya kadar eyvallah. Ancak bizde bu durum artık kural ve yasaları ihlal eder hale geldi. Elbette konu tek boyutlu falan değil.

Okul sınırları içinde herhangi birisinin (hizmetli ve kantinciler hariç) öğrencilerle bir arada olması için ilk şart pedagojik formasyon sertifikasına sahip olmaktır. Pedagojik formasyon eğitim enstitülerinde zaten eğitim içeriğine dahildir. Diyelim ki herhangi bir üniversitenin matematik ya da yabancı dil bölümünden mezun oldunuz. Öğretmen olmak için başvuracaksınız. Öğretmen olmak için aranan şartlar arasında “pedagojik formasyon” şartı vardır. O eğitim de zorlu ve pahalıdır. Eğitimde öğretmen adayına çeşitli yaş grupları, çocuk ve ergenlerin gelişim süreçleri öğretilir. Jean Piaget’ten bilişsel gelişim, Kohlberg’den ahlaki gelişim öğretilir. Kitaplar tuğla gibidir. Ancak bu eğitimi alırsanız öğrenciye öğretme için okul içine girebilirsiniz.

"Manevi danışman” kisvesi altında okullara atanan kerameti kendinden menkul olan şahısların pedagojik formasyon aldıklarını düşünmüyorum. Yasal olarak okullarda görev yapamazlar. Zaten her okulun bir PDR uzmanı ya da psikolojik danışmanı var. İşin arkasında başka şeyler yatıyor.  

Her köşe başına İmam Hatip Lisesi açtılar. Bu okulların müfredatında yeterli matematik, fizik kimya dersi olmadığı için çoğu üniversite kazanamadı ve boşta. Onlara iş bulmak lazım.

Tarikatlar iktidardan seçimin diyetini talep ediyorlar. Okullarda mürit devşirme peşindeler.

Diyelim ki bir gencin din öğrenme isteği var. Bunun için zaten okullara atanmış din ve ahlak dersi öğretmenleri var. O yetmiyorsa evine en yakın camiye gidip bir imamla konuşabilir.

Yakın zamanda karşı cenahtan birileri çıkıp “ilk psikologlar din adamlarıydı” diyecekler. Doğrudur, ama yeterli olmamış olsa gerek ki Wilhelm Wundt tarafından kurulan psikoloji bilimine ihtiyaç duyuldu.

Manevi danışman denenler elbette Hanefi Sünni yaklaşımıyla birkaç laf edecekler. Farklı mezheplere ait hissedenler, Müslüman olmayanlar, deist ve ateist olanlar ne olacak?

Madem devletin böyle bir bütçesi var, okulları neden öğretmenler boyuyor, sıraları zımparalayıp cilalıyor? Okullara hizmetli almak için neden velilerden bağış talep ediliyor? Neden okullarda tuvalet kâğıtlarını veliler alıyor? Parası olmayıp bağış yapamayan anneler neden evlatlarının eğitimi karşılığında okullarda hizmetli gibi temizlik yapıyor?

Tüm velileri bu uygulamayı protesto etmeye davet ediyorum. Çocuklarınızı bu insanlarla görüştürmeyin.

Bir tehlike daha var!

Bazı vakıf ve Kur'an kurslarında yaşanan rezaletleri bilmeyen yok.

Aynı durumun okullarda olması da artık olası.

Çocuklarınıza sahip çıkın...