1. YAZARLAR

  2. Murat YAZAN

  3. Emeklilikte solcu patrona takılanlar
Murat YAZAN

Murat YAZAN

platform
Yazarın Tüm Yazıları >

Emeklilikte solcu patrona takılanlar

A+A-

İdeolojiler konusunda çeşitliliği bol bir ailenin çocuğuydum. Anne tarafım CHP’liydi, babam da CHP’yi desteklerdi. Babamın amcaoğulları İlim Yayma Vakfı’nın kurucularındandı. Babamın yakın dostu Ali amca sıkı bir Adalet Partili'ydi. Babamla tavla oynarken bir yandan Sovyetler'i kötülerdi. Tavla mı yoksa ideoloji savaşı mı bilemezdiniz. Ben yedi-sekiz yaşlarında onların oyunlarını izlerken aslında ideoloji sohbetlerine kulak kabartırdım. Babam Deniz Gezmiş’i savunurken Ali amcam onun bir katil olduğunu söylerdi. Seksenlerin iklimi hemen her evde aynıydı.

Hepsi bana kendi meşreplerine göre okunacak kitaplar önerdiler. İdeolojik bilgilenme sürecim küçük yaşlarda başladı. Lisede ülkücülerle tanıştım. Onların da farklı bir anlayışları vardı. Haydarpaşa Teknik Okulları ağırlıkla sol ideolojinin kabul gördüğü bir okuldu. Öğretmenlerinden öğrencilerine.

Mahallede de ağabeyler vardı. Pos bıyıklı, kolunun altında Cumhuriyet gazetesi ile gezerlerdi. Çoğu gözlüklüydü.

Okullar bitti, çalışma hayatına karıştık. Çalışma hayatına karışınca herkesin gerçek yüzü ortaya çıkmaya başladı.

Daha önceki yazılarımda sağı acımazca eleştirmiştim. Bugün sıra solda.

Adı önemli değil, bir tiyatroda kurs görüp iki yıl boyunca profesyonel oyunculuk yaptım, paramı buradan kazandım. Konu ideolojiye gelince mangalda kül bırakmayan değerli hocam kursundan birkaç kişiyi seçip profesyonel kadroya dâhil etmişti. On sekiz yaşında pro kadroya girdiği için başı dönen gençlerdik. Üç kuruşa oynadık, sigorta falan da yapılmadı. O yaşlarda umursamıyorsunuz, yaşlanacağınızı düşünmüyordunuz.

Bir sonraki yerim bir yapım şirketi oldu. Onun da adı önemli değil. Şirket sahibi yeşil gocuk giyer, çiçek barda sabaha kadar ülkeyi kurtarırdı ama beni sigortalı yapmamıştı. Orada da üç kuruşa çalıştım.

"Bizle olmak senin için kariyer ve onurdur" kafası bu solcularda çok hâkimdi. Biz marabaydık, onlar ağaydı. Hep eleştirdikleri feodal yapı ve anlayış içinde kanımızı emdiler.

Askerlik zamanı gelmeden önce yabancı ortaklı bir projede görev aldım. Türk ortak yapımcı da Che’ye benzemeye çalışıyordu. Süreç yaklaşık yedi ay sürdü ve tahmin edeceğiniz üzere sigortam yatmadı.

Askerlik, askerden dönüş.

Yukarıda yazdığım yapım şirketinde işe başladım. Görevim yapım koordinatörlüğüydü. Çok da iyi para kazandım çünkü işimde çok başarılıydım. O dönem ATV için çok iş ürettik. Adım jenerikte geçtiği için mecburen sigortalı yaptılar ancak sigortamı asgari ücretten yatırdılar ki benim kazancım asgari ücretin beş katıydı. Yapımcının karısı bir gün "Biz sizi sigortalıyoruz buna dua edin" tadında laflar etti. Yaklaşık üç yılda kendileri benim emeklerim üzerinden İstanbul’un değerli bir semtinde villa sahibi oldular. Bodrum’da bir yazlıkları var. O zamanlar Lincoln jip sahibi oldular.

Gençken bir ağabeyim; "En sıkı kapitalist eski solcudan çıkar" demişti. Yaşayarak öğrenmiş oldum.

Solcu bir patron yanında çalışıyorsanız mutlaka bordro ve sigorta bildirgesi talep edin. En büyük kan emiciler bunların arasından çıkıyor. Tecrübeyle sabittir.

Emeğin kutsallığından söz ederler, emeğinizi son damlaya kadar sömürürler.

Solcu patronlardan uzak durun.

Size Lenin falan anlatıp Machiavelli gibi davranırlar.

Yaşınız artınca e-devlet’e girer, emeklilik gününüze bakarsınız. Çok yılın heba olduğunu görürsünüz...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.