1. YAZARLAR

  2. Fazlı KÖKSAL

  3. Trollerin saldırdığı anneler...
Fazlı KÖKSAL

Fazlı KÖKSAL

Ortak Ses
Yazarın Tüm Yazıları >

Trollerin saldırdığı anneler...

A+A-

Sosyal medyanın yayınlaşması ile dilimize ithal, ucube, bize yabancı bir kelime daha girdi: Trol

“Trol” kelimesinin anlamı konusunda da tam bir mutabakat yok… Onlarca farklı tanımı var. Bana şu tanım anlamlı geliyor; “İnternette olmanın verdiği rahatlık ile kötülük yapan, adeta ipi salınmış bir saldırgan gibi sarkastik ve küçümseyici bir söylemle masum insanlara saldıran kişi!”. “İletişim teröristi” tanımlaması da kısa, öz ve anlaşılır…

Bireysel troller olduğu gibi, grup halinde çalışan bir merkezin emir ve komutasında olan troller de var... Hatta maaşa bağlanmış troller...

Troller beni deli ediyorlar...

Kraldan fazla kralcılar...

Kendileri gibi düşünmeyenlere saldırırken; onur, dürüstlük, ahlak hiçbir kavramı tanımıyorlar...

Çocuklarını kaybeden, acılarını dile getirerek yapılan yanlışları gündemde tutan anneler de sosyal medyadaki trollerin en önemli hedeflerinin başında geliyor...

Mesela; 15 Temmuz darbe girişimi gecesi eşi Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'u kaybeden Nihal Olçok’u shov yapmakla suçlamakla kalmadılar, küfür bile ettiler...

Çorlu tren faciasında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel ile eski eşini kaybeden Mısra Öz de shov yapmakla suçlananlardan... Utanmadan; siyasete girmek için ölüleri istismar ettiğini söylediler…

Hükümetin bazı icraatlarını eleştiren Şehit Anneleri Derneği Başkanı Pakize Akbaba da Sosyal Medyada saldırıya uğrayanlar arasında...

Yapmayın...

Sizde insaf yok mu?

Onların başına gelenler düşmanımın başına gelsin istemem ama biraz empati yapınız…

Çocuğunuzu, kardeşinizi, eşinizi annenizi babanız; bir terör saldırısı, bir başkaldırı, ihmal sonucu meydana gelen bir kazada kaybettiğinizi aradan yıllar geçmesine rağmen sorumluların yargılanmadığını, cezalandırılmadığını, yetkililerin umursamaz davrandıklarını düşünün... Olayların tekrarlanmaması için gerekli tedbirlerin alınmadığını varsayın sizin tepkiniz ne olurdu?

Benim arkadaşlarım Fahrettin Akkaya ve Gülten Akkaya 13 Mart 2016 günü sevgili kızları Elif Gizem Akkaya’yı Ankara Güvenpark’da meydana gelen hain terör saldırısında kaybettiler... Hepimiz yandık üzüldük... Ama anaların acısı farklı oluyor... O acının yakın tanığı oldum... İhmal, ilgisizlik, vurdumduymazlığın acılarını nasıl katladığına şahit oldum... Acılarına ortak olamamanın acısı bile dayanılmazdı... O saldırıda yalnız Gülten Hanım yanmadı; hayatlarını kaybeden diğer 33 canın annesi, babası, kardeşi, çocuğu, eşi... Şiddetleri farklı da olsa benzer acıları yaşadılar... O olayda sakat kalan onlarca insan da benzer dayanılmaz acıları ömür boyu çekmeye mahkûm oldular...

O vicdansız troller; Gülten Hanımın konuşmalarını izleseler, yazılarını okusalar, Nihal Olçok, Mısra Öz ve Pakize Akbaba gibi ona da saldıracaklarından eminim... Çünkü onun çıkışları, tepkileri de en az onlar kadar sert, en az onlar kadar isyankâr, en az onlar kadar acı verici...

Ama bu tepkiler, o kadar normal, o kadar doğal, o kadar insancıl ki...

Çünkü onlar ana...

Unutmayın; ağlarsa analar ağlar, gerisi yalan ağlar...

Bu tür acılar, bir dayanışma ruhunu da beraberinde getiriyor... Aynı acıyı paylaşanlar, aynı tepkiyi vermeye, aynı şekilde düşünmeye başlıyorlar... Daha güzel konuşan, dertlerini daha iyi anlatan, acıyı daha iyi yansıtan bazı analar öne çıkıyor; ortak acıyı yaşayanların sesi oluyorlar... Ama onların ortak acının sesi olduğunu anlamayan troller, bu tepkiyi, bireysel siyasi bir tepki sanıp onlara acımasızca saldırıyorlar...

Bu annelere ahlaksızca saldıran, onların yaralarını dağlayan troller; Teröristler kadar gaddar, diktatörler kadar zalim, cellatlar kadar acımasız olmayı nasıl beceriyorsunuz?

Yapmayın...

Anaların ahını almayın...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.