Woman TV özel yayınında 'Çerçevenin Dışı' adlı programda Ahu Özyurt’un sorularını yanıtlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Bursa Kız Öğretmen Okulu’nda aldığı eğitimi anlatırken gözleri doldu.

Bir dönem verdiği mezunlarla Cumhuriyetin ışıkları olan öğretmen okulları için “Köyde doğum bile yaptırabilecek yetkinlikte yetiştik” diyen Akşener, aldıkları disiplini şu sözlerle ifade etti:

“Bursa Öğretmen Okulu müthiş bir formasyon verirdi öğretmen olmak için... Mesela 'Üç renkten fazla üzerinizde olmasın kıyafet' derdi hocalarımız bize. İşte öğretmen oluyorsunuz bir. Dikkat çekmeyeceksiniz! Saçınız ya uzun olacak toplu ya güzel kısa keseceksiniz düzgün taranmış. Mutlaka temiz olunacak, köye gittiniz dizinizin üzerinde de giyemezsiniz, bileğinizde de değil… Hani Chanel boy denir ya. Dizin altında böyle derli toplu, ayakkabılarınız boyalı olacak, çok aşırı takı takmayacaksınız. Bütün kafanız öğrencinin dikkatini çekmeyecek bir insan tipi. Bu arada da kız çocuklarından sizi model almak durumunda olan olursa da onlara da böyle bir şey. Hocamız gelir aklıma liseden, şöyle olurum hemencecik. Yani çek karnını içeri derlerdi bize ve bu bir hayat tarzı haline geliyor.”

KADIN ÜNİVERSİTELERİNE KARŞI CUMHURİYETİN ÖĞRETMEN OKULLARI
Akşener, doğum ve köy stajları yapıldığını anlatırken şöyle konuştu:

“Biz doğum stajı yapardık, köy stajı yapardık. Dikiş dikme öğretilirdi ama ben öğrenemedim. Orada hep kaçmışımdır yani sevmezdim el işini fakat şey arkadaşlarım birinci sınıf terzi mezunu olurlardı aynı zamanda, bazı arkadaşlarımız meraklıydı bu doğum stajları esnasında iğne yapmayı öğrenirlerdi falan ben onları öğrenemedim ama mesela okulu bitirdiğimizde bir dağ köyünde bir kadını doğum yaptırabilir halde olurduk. Müthiş bir yerdi!”

“AK PARTİLİ VEKİLLERİN EŞLERİ ARARDI: ABLA BENİMKİNİ AZARLA”
Orada aldığı eğitimin akademisyenlik ve eğitimcilik hayatını şekillendirdiğini söyleyen Akşener, Meclis Başkan Vekilliği döneminde orada edindiği tecrübeleri çok keyifle kullandığını da söyledi. Kahkahalarla anlattığı bir anısı da sohbete damga vurdu. Akşener, Meclis Başkanvekilliği yaptığı ve kürsüde olduğu günlerde AKP’li genç vekillerin eşlerinden telefonlar aldığını anlattı.

Meral Akşener, “O dönem AK Parti’nin çok genç vekilleri vardı. Eşleri beni arardı. Evde tatsızlık filan olduysa o gün, ‘Abla benimkini bugün bir azarla’ derlerdi. Hala hatırladıkça gülüyorum. Makamı keyifle yönettim. Ve Meclis Başkanvekilliği görevine kendimce önem verdim. Kendimi değil, makamı önemli yaptım” dedi.

"ERDOĞAN, BIRAKMAK İSTEMEYECEK"
Akşener katıldığı programda; 31 Mart Yerel Seçimlerde CHP ile kurduğu ittifaka ilişkin değerlendirmelarde de bulundu ve şunları söyledi:

“CHP yerel seçimlerle ilgili yan yana gelmememiz, iş birliği için talepkar olan bendim. Biraz talepkar davrandık. Talepkar olduğumuz için de bazen kızmamız gereken yerlerde kendimizi frenledik. İlçe belediyesi kazandık. İstanbul’da ve Ankara’da kazanılmasına desteğimiz oldu. Mansur Bey kazanılacağı öngörülüyordu fakat İstanbul’da işler zordu. Yardımımız oldu” dedi.

Türkiye’de parlementer sisteme dönülmesi gerektiğini savunan Akşener, “Bizdeki hükümet sistemi bir ucube. Bu konuda bir çalışmış bir hoca olarak, parlamenter sistemle ilgili 150 yıllık bir birikimi var. Elbet geliştirilmesi gereken çok nokta var. Var olan sistemin güçlendirilmesinin daha doğru bir şekilde yürüyeceğine inanıyorum. Ya komple bir mutabakat sağlanmalı ya da günü geldiğinde tekrar bir sandık gelir. Benim gördüğüm kadarıyla Saray’ın başlattığı bir yargı reformu var. Bir de CHP’nin yürüttüğü bir anayasa çalışması var. Bizim de 24 Haziran’dan itibaren yürüttüğümüz bir anayasa taslak metnimiz var. Hepsi nasıl yan yana gelir bilmiyoruz. CHP’nin yaptığı çalışmada biz yokuz. Bizim çalışmamız tamamen parlamenter demokrasiye yönelik” diye konuştu. “Sayın Erdoğan bütün bu hükümet sistemini kendisi istedi.” dedi.

Akşener sözlerini “Sayın Bahçeli 16 Nisan’da sayın Erdoğan ile el sıkıştılar. Tayyip Beyin talebini Devlet Bey dile getirdi. Bu iş asla normalleşmeyecek. Kendisi bu gücü bırakmayı istemez. İstanbul seçimi sonrası dilini yumuşatır diye ümit ettim. Bir tek yanıldığım orası oldu. Onu da yapmadı. Bunu seçimlerde seçmen halleder, İstanbul’da hallettiği gibi!” diyerek tamamladı.