1. YAZARLAR

  2. Faruk YÜCER

  3. "Beka"nın kapsama alanı
Faruk YÜCER

Faruk YÜCER

YAD
Yazarın Tüm Yazıları >

"Beka"nın kapsama alanı

A+A-

Genelde insanlarla polemiğe girmeyi hem sevmem, hem de gereksiz görürüm.

Yaşımız kemale erdi. Delişmen çağımızı gerilerde bıraktık.

Konuları, fikirleri, tercihleri, düşünceleri; hislerin, heyecanların, sloganların etkisiyle değil, aklın, mantığın ve hoşgörünün ışığı altında değerlendirmek gerektiğine inanıyoruz.

Bu, elbette  birtakım yanlışları görmezden gelmemize, yapıcı eleştiri hakkımızı kullanmamıza mani değil.
Kısaca eğriye eğri, doğruya doğru demek, hem Türk’ün töresinde, hem inancımızda vazgeçilmez düsturdur.
Geçmişten gelen deneyimlere dayanan, halk sözlerimiz vardır. İşte ‘Dost acı söyler’ bunlardan birisidir.
Hem dost,hem acı söz… İyi düşünmek gerekir. Yalakalık, dalkavukluk, haki payınız olayım efendim, demek dostluk değildir.

‘İnsan beşer, şaşar’. Şaşmaz demek, kayıtsız şartsız, her sözü, her hareketi, onaylamak insani bir vasıf olamaz. O halde kim, hangi makamda, görevde olursa olsun, yanılgı içinde olabileceğini akıldan çıkarmamak gerekir. Akıl bunu gerektirir…

Gelelim asıl meseleye…

Bundan önceki bir yazımda, şeb şeker olur mu, dedim. Epeyce yankı buldu. Zaten olmazı ben soru şekline getirmiştim. Olmazdı elbet sonuç.

Herkes fikrinin, zikrinin, meşrebinin gereğini yapar. Bu gayet doğal. Doğal olmayan, özellikle devlet adamının bir gecede ak dediğine kara kara dediğine ak demesi. Temelde anında, fikir değiştirmek veya değiştirmiş gibi görünmek, akla, izana, sosyoloji ve psikolojiye ters.

Örnekler mi, buyurun…

Birileri, 'çözüm' dedi PKK ile masaya oturdu, gafil  insanlar… Pardon akil insanlar (!) heyeti kuruldu,hendekler kazıldı, bayraklar gönderden indirildi, asker kışlayı, polis karakolu, bekledi. Sonuç yanlıştan dönüldü ama TELAFİSİ İÇİN 800 şehit verildi.

Şimdi bir baktık  eski, yeni  bakanlardan bir heyet, DPI (İngiltere merkezli, Demokratik Gelişim Enstitüsü) adlı PKK’nın kuruluşunun başkanı Kerim Yıldız’la Londra’da görüşüyor…

YETMEDİ, OSLO’da (Bu Oslo’yu hatırladınız değil mi?) Gafiller, pardon akiller (!) heyetinden bir kısmı yine bu   PKK’lı ile görüşüyor. Kerim denen hain: ‘Temel oluştu, süreç yeniden başlayabilir.’ diyor.

Demek ki ufukta bir açılım daha görünüyor. Bu gerçekleşirse ver elini FEDERASYON YETMEDİ, AKP milletvekili Ravza KAVAKÇI, genel merkez heyetiyle Almanya’da FEDERASYONLA İLGİLİ FİKİR ALIŞVERİŞİNDE BULUNUYOR… Kendileri açıkladılar.

Nereden çıktı bu federasyon merakı, ben anlamadım, siz anladınız mı?

İşte dün ve bugün değişimleri… Gelişimleri…

YETMEDİ;

Dün, milliyetçiliği ayaklar altına aldık, bugün eh biz de milliyetçiyiz dedik.

Dün,çok şükür Türk olmaktan kurtulduk dedik, bugün kerhen de olsa, ben de  TÜRK imişim dedik.

Dün, hayvanlarla geziyorsun dedik, bugün BOZKURT işareti yaptık.

Dün, Fatihayı bile bilmez ÜLKÜCÜLER’i bugün kıymete bindirdik, yoldaş yaptık.

(Dün de bugün de TÜRKÇÜLÜK’te fikrimiz değişmedi. Türkçülüğü PKK   Kürtçülüğü ile eşitledik.)
Bütün bu günlük  değişimlere  bakarak, ‘DEVLETİN BEKASI’ için kayıtsız şartsız bir siyasi aksiyonu destekledik, destekliyoruz, eyvallah…

Şimdi sormak gerekiyor…

Anladık; bu ‘BEKA’nın, İran’a teslim etmek için Van’da bekletilen, RAHİM CAVATBEYLİ  yok, 2 milyon UYGUR Türkünün feryadı yok, 18 ada ile bir kayalığın Yunan’a hediyesi  yok, Ne Mutlu Türk’üm diyene, yok, devlet dairelerinden sökülen TC’lerin geri gelmesi yok. Andımız yok!

Peki…

PKK.FEDERASYON, ÇÖZÜM…

LONDRA...OSLO… ALMANYA… Ne iş…!

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum