İngiliz Financial Times gazetesi Merkez Bankası'nın dün gerçekleştirdiği 2 milyar 250 milyon dolarlık müdahaleyi konu alan bir haber yayınladı.

Haberde Gezi Parkı sürecinde Başbakan Erdoğan'ın "gizli faiz lobisini" sorumlu tutmasının Merkez Bankası'nın faiz oranlarını yükseltmekten çekindiğini bu yüzden TL'ye destek olmak için 2 milyar 250 milyon dolar rezerv kullandığı belirtildi.

Haberde Türkiye'nin cari açığının kısa dönem sermaye akımları ile finanse edildiğine dikkat çekilirken bu sebep yüzünden ABD'nin parasal teşviğini azaltmasından  Türkiye'yi daha fazla etkilediği belirtildi. Haberde 24 Mayıs'tan bu yana TL'nin dolar karşısında yüzde 5 değer kaybettiği vurgulandı.

GlobalSource Partnersdanışmanlık firmasından Murat Üçer'in görüşlerine de yer veren  haberde Üçer şöyle konuştu: "60 milyar dolarlık bir cari açığın %6'lık faiz oranlarıyla idare edilip edilemeyeceği sorusuyla karşı karşıyalar. Siyasi gerilimin arttığı ve faiz lobisi savının dolaştığı bir ortamda Merkez Bankası zor bir durumda olmalı."

'YÜKSEK CARİ AÇIK YÜKSEK FAİZ GETİRİR'
Haberde Merkez Bankası'nın faize yaklaşımı da şöyle özetlendi. "Türkiye'yi Haziran'da etkisi altına alan protestolardan çok önce Merkez Bankası'nın faiz oranlarını değiştirmeyeceği ortadaydı. Zira banka sıklıkla para politikasını faiz oranlarını değiştirerek değil, daha düşük oranlara verilen borcu değiştirerek sıkılaştırıyor. Merkez Bankası bu tür alışılmışın dışında adımların faiz artışıyla gelen sorunlara yol açmayacağına inanıyor. Korkulan sorunların arasında iç büyümenin yavaşlaması veya çok fazla yabancı sermayenin çekilmesi de bulunmakta. Ama bazı uzmanlar bu davranışın ne kadar yerinde olup olmadığını sorguluyor."

Haberde görüşüne başvurulan UBS Bankası'ndan Reinhard Cluse "Yüksek cari açığı olan ülkelerin faiz oranlarını da yüksek tutması gerekiyor. Yoksa açık büyür." dedi.

FT'deki haberde Merkez Bankası'nın bağımsız olmasına rağmen Erdoğan hükümetinin 2011'den bu yana sıfır faiz hedefi koyduğunu da yazdı.

'ÜMÜĞÜNÜ SIKACAĞIZ' HATIRLATMASI
Gazete Gezi Parkı Protestoları sırasında Başbakan Erdoğan'ın faiz lobisini sorumlu tutmakla birlikte "spekülatörlerin ümüğünü sıkacağız" dediğini de hatırlatırken Başbakan'ın halkı kamu bankalarını tercih etmesi yönünde teşvik ettiğinin de altını çizdi.

Daniel Dombey imzalı haberde Beşir Atalay'ın protestoların "Yahudi lobisi" ve uluslararası medya bağlantılı olduğu sözlerine de yer verildi.

İngiliz Financial Times gazetesi Merkez Bankası'nın dün gerçekleştirdiği 2 milyar 250 milyon dolarlık müdahaleyi konu alan bir haber yayınladı.

Haberde Gezi Parkı sürecinde Başbakan Erdoğan'ın "gizli faiz lobisini" sorumlu tutmasının Merkez Bankası'nın faiz oranlarını yükseltmekten çekindiğini bu yüzden TL'ye destek olmak için 2 milyar 250 milyon dolar rezerv kullandığı belirtildi.

Haberde Türkiye'nin cari açığının kısa dönem sermaye akımları ile finanse edildiğine dikkat çekilirken bu sebep yüzünden ABD'nin parasal teşviğini azaltmasından  Türkiye'yi daha fazla etkilediği belirtildi. Haberde 24 Mayıs'tan bu yana TL'nin dolar karşısında yüzde 5 değer kaybettiği vurgulandı.

GlobalSource Partnersdanışmanlık firmasından Murat Üçer'in görüşlerine de yer veren  haberde Üçer şöyle konuştu: "60 milyar dolarlık bir cari açığın %6'lık faiz oranlarıyla idare edilip edilemeyeceği sorusuyla karşı karşıyalar. Siyasi gerilimin arttığı ve faiz lobisi savının dolaştığı bir ortamda Merkez Bankası zor bir durumda olmalı."

'YÜKSEK CARİ AÇIK YÜKSEK FAİZ GETİRİR'
Haberde Merkez Bankası'nın faize yaklaşımı da şöyle özetlendi. "Türkiye'yi Haziran'da etkisi altına alan protestolardan çok önce Merkez Bankası'nın faiz oranlarını değiştirmeyeceği ortadaydı. Zira banka sıklıkla para politikasını faiz oranlarını değiştirerek değil, daha düşük oranlara verilen borcu değiştirerek sıkılaştırıyor. Merkez Bankası bu tür alışılmışın dışında adımların faiz artışıyla gelen sorunlara yol açmayacağına inanıyor. Korkulan sorunların arasında iç büyümenin yavaşlaması veya çok fazla yabancı sermayenin çekilmesi de bulunmakta. Ama bazı uzmanlar bu davranışın ne kadar yerinde olup olmadığını sorguluyor."

Haberde görüşüne başvurulan UBS Bankası'ndan Reinhard Cluse "Yüksek cari açığı olan ülkelerin faiz oranlarını da yüksek tutması gerekiyor. Yoksa açık büyür." dedi.

FT'deki haberde Merkez Bankası'nın bağımsız olmasına rağmen Erdoğan hükümetinin 2011'den bu yana sıfır faiz hedefi koyduğunu da yazdı.

'ÜMÜĞÜNÜ SIKACAĞIZ' HATIRLATMASI
Gazete Gezi Parkı Protestoları sırasında Başbakan Erdoğan'ın faiz lobisini sorumlu tutmakla birlikte "spekülatörlerin ümüğünü sıkacağız" dediğini de hatırlatırken Başbakan'ın halkı kamu bankalarını tercih etmesi yönünde teşvik ettiğinin de altını çizdi.

Daniel Dombey imzalı haberde Beşir Atalay'ın protestoların "Yahudi lobisi" ve uluslararası medya bağlantılı olduğu sözlerine de yer verildi.

http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/23684528.asp