Bugün, dünyayı dize getiren COVİD-19 belasından kurtulmanın görünen tek yolu, bütün gücümüzle işbirliği içerisinde çalışmaktır. En tepeden tabana kadar herkes kendilerinden bekleneni eksiksiz yerine getirmelidir.

İşbirliği içerisinde hareket etmek, işbirliği istiyor gibi görünmekten, daha fazlasını yapmayı gerektirir. Katkı koyabilecek her fikri dikkate almak, fikrin sahiplerini önemsediğimizi göstermek gibi…

Şu an daha iyi bir çözüm arıyor musunuz? Şimdiye kadar uygulanan kutuplaştırmaktan ve kamplaştırmaktan öteye gitmeyen bu çözüm anlayışından vazgeçmeye istekli misiniz?

Zaman, politik sürtüşme ve tartışmalardan uzaklaşma, ortak çıkarlarımız etrafında birlik olma zamanıdır.

“‘Hakkaniyet’ isteği güvenin düşmanı olabilir. Karşılıklı güven, karşılıklılık esasına dayanır. Bu ise karşı tarafa değer vermemizi gerektirir... Enerjimizi kimin 49, kimin 51 aldığı konusunda pazarlık etmeye harcarsak, ‘hakkaniyet’ arayışımızda güveni öldürürüz.”

Olaylara aynı açıdan bakarak aynı şeyleri görenler problem çözecek iyi bir takım oluşturamazlar. Problemlere çözüm üretecek takımlar farklı açılardan bakmak, irdelemek, araştırmak, sorgulamak, istişare etmek, empati kurma ve bir sonuca varmak için, birinin zayıf kaldığı alanı diğerinin doldurmasına fırsat verilen insanlarla kurulur. Farklılıklara tahammül göstermediğimizde iyi ekip kuramayız.

Önceliğimiz mıntıkamızı ve buna bağlı olarak konumumuzu korumak olduğunda, farklı düşünceleri tehdit olarak görür ve kibirli davranırız. Sonuç olarak da çözüm üretecek başarılı takımlar kurmak yerine, itaat edecek insanlardan bir topluluk oluştururuz.

Fikri tartışmalar olumlu ortamlarda yapılırsa, her zaman, iki fikrin toplamından kat kat fazla yeni fikirler ortaya çıkar. Yeter ki zıtlaşma yerine farklı bakış açıları anlaşılmaya istekli olunsun. Ancak, “başarılı olmak yetmez, rakipler de başarısız olmalıdır” düşüncesi zihnimizi hala dolduruyorsa yapacak bir şeyimiz olmaz.

Kritik dönemlerde birleştirici söylemlerde bulunurken kullanılan kelimeler niyetinizi ortaya koyar. Bir taraftan işbirliğinden bahsederken, diğer taraftan, politik hesapları öne çıkarma çabanızı hissettirdiğinizde, size muhalif olanları ağır eleştirilerinizle yıpratma gayretinden vazgeçmediğinizde sözlerinize inanılmaz.

Başarılı takım oluşturmanın ön şartı "bizim gibi düşünen insanları bir araya toplamak" yerine, bizim eksiklerimizi tamamlayan insanları bulduğumuz zaman, “bizim güçlü yönlerimiz sizin fırsatınız, sizin güçlü yönleriniz de bizim fırsatımız” olduğunda, problem çözen başarılı takım oluruz. Gerisi zaman kaybıdır.

***

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın her akşam Türkiye’de yapılan testler, vaka sayıları ve sonuçları hakkındaki raporları sunması şeffaflık açısından elbette ki son derece önemlidir. Ancak bu sunum sırasında tedbir amaçlı da olsa sık sık kullanılan “60 Yaş ve üzeri risk gurupları” şeklinde devam eden kelimeler 60 yaş üstü insanlarda korku ve paniğe sebebiyet vermektedir. Tedbir alınması konusunda olumlu olsa da algılama açısından olumlu görünmemektedir. Günlük raporlar verilirken iyileşen hastaların yaş gurupları da ayrıntılı olarak verilse, 60 yaş üstü iyileşme sayıları moral açısından faydalı olur diye düşünüyorum.