İktidar dahil tüm siyasi partilerin buluştuğu ortak noktalardan birisi de, Türkiye’de eğitim sisteminin başarısız olduğudur. Her ne kadar tarihimizde "Köy Enstitüleri, Askeri Liseler, Kız Öğretmen Okulları vb." gibi başarılı örnekler olsa da bugün hiçbiri yok. Erkek Liseleri, Anadolu Liseleri gibi görece daha iyi eğitim veren okulların çoğu da İHL- İmam Hatip Liselerine dönüştürüldü.

Salı konuşmalarında muhalefet parti sözcülerinin, hükümetin eğitim politikaları hakkında eleştirilerini ve iddialı olarak "biz daha iyisini yaparak bu sorunu çözeceğiz" söylemlerini duyarız.

Bu yazıda amacımız Türkiye’nin eğitim sistemi olmayıp, siyasi partilerin eğitim çalışmalarını ortaya koymaktır.

Manidar olan da biraz sonra vereceğimiz bilgilere baktığımızda, parti içinde bile yeterince önem verilmeyen eğitim çalışmalarına, iktidara geldiklerinde siyasi partilerin çözüm bulacakları konusunda iddialı söylemleri!

Mutlaka çok değerli eğitimci kadroları vardır. Ben web sitelerinden alıntılar yaptım. Amacım bilmediklerini iddia ederek yapılanları değersizleştirmek değil. Alt satırlarda detaylarını vereceğim nedenlerle, muhalefet ve iktidar partilerinin genel merkez ve teşkilatlarında, eğitim gibi çok önemli bir konuya yeterli özen gösterilmeyip, eğitimler sonrasında nasıl bir başarı elde edildiğinin ölçülmemesi.

Her konuşmada liyakat deyip de yönetim kadroları, yerel yönetim adayları ve meclis üyeleriyle il-ilçe teşkilat başkanları tercihinde, neredeyse liyakat ölçülerine hiç dikkat edilmemesi bile eğitime verilmeyen önemin bir parçası değil mi? Sormazlar mı; İktidar olduğunuzda da, ya aynı hatalı atamaları yaparsanız diye..!

Not: Bu yazımı uzatıp da okuyucularımı sıkmamak için başka bir yazımda yerel yönetimlerde eğitim konusunu yazmaya çalışacağım.

Bakalım web sitelerindeki bilgilere göre partiler nasıl bir eğitim çalışması yapıyor..!

Kurum içi düzenli eğitim programı olan AK Parti ve CHP ayrı bir site açarak eğitim çalışmalarını açıklamış. Neredeyse tüm partilerde eğitimden sorumlu genel başkan yardımcıları var ama ayrı bir site veya web sitesi içinde bir menü açarak detaylı açıklamalar yapan yok. Haberler bölümünde yer alıyor genel olarak.

AK PARTİ;

https://siyasetakademisi.akparti.org.tr göre 2020 sonu itibariyle 80 bin kişiye eğitim verilmiş, 40 bin civarı sertifika almaya hak kazanmış. 2020’de 19’ncu programda 12 bin 500 kişiye eğitim verilecekmiş.

Yetkili kişi AR-GE sorumlusu Hamza Dağ.

Herkese açık eğitimler şehit yakınları ile gazi ve engellilere ücretsiz. Diğer katılımcılar için 100-250 TL başvuruda peşin alınıyor. Eğitim sonrası sınav var. Başarılı olanlara sertifika veriliyor.

Salgın nedeniyle eğitimler genellikle online yapılıyor. Haftada 2 saat 8 hafta ve 4 saat teori dersi veriliyor. Eğitim başlıkları olsa da eğitim programları ve notları hakkında açıklama yok.

CHP;

http://partiokulu.chp.org.tr sitesine göre yetkili sayın Prof. Dr. Aytuğ Atıcı. (Sayın Lale Karabıyık Eğitimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı)

Eğitimler genel merkez, bölgeler, il-ilçe başkanlıklarında internet üzerinden yapılıyor. Eğitim türleri; 1. Eğitici eğitimi, 2. Üyelerin temel siyasi eğitimi, 3. Aday eğitimleri, 4. Parti yöneticileri ve yerel yöneticiler eğitimi, 5. Seçim görevlileri eğitimi, 6. Özel eğitimler şeklinde tarif edilmiş.

Parti okulu tarafından 2020 Mart ayına kadar 9 bin 654 eğitimden 73’ü Eğitici eğitimi. Eğitim süresi 2 gün. 2020’de 22-23 Mart'ta bir kez eğitim verilmiş. Diğer aylarda ve 2021’de eğitim yok.

Üyelerin temel siyasi eğitimi 429 kez düzenlenmiş. Eğitim süresi 2 gün. 2020’de İstanbul ikinci bölgede 3 kez, Kırıkkale ve Kocaeli’de birer kez olmak üzere 2020 ocak ve şubatta 5 eğitim yapılmış. 2021’de henüz yok.

Yönetici eğitimi 26 kez ve 1 gün olarak verilmiş. En son 2020 Mart ayında Karabük, Kırşehir, Nevşehir, Kayseri, Bursa, Niğde ve Aksaray’da 7 kez eğitim planlanmış. Sonraki aylarda ve 2021’de henüz planlanan eğitim yok.

Ayrıca 4 bin 626 kişiye en son 24.12.2020’de olmak üzere bugüne kadar birer günlük sokak örgütlenmesi eğitimi ve sonuncusu 20-24.01.2020’de verilen eğitimle toplam 65 kişiye de Gençlik akran eğitimi verilmiş.

İllerde Parti Okulu il koordinatörü ve İl Eğitim Sekreteri, ilçelerde Eğitim Sekreteri ve ilçe başkanı yetkili. İl ve ilçelerin eğiticilerinin telefonları dahil iletişim bilgileri paylaşılmış. Eğitim alanlara 'katılım sertifikası' veriliyor.

Seçimlere katılacak milletvekilleri, yerel yöneticiler ve meclis üyelerinin aday eğitimleri konusunda bilgi yok.

Parti tüzüğünün 83’ncü maddesine göre “bütçenin yüzde 15’i eğitime ayrılır” dendiği halde 2020’de sokak örgütlenmesi eğitimi gibi bütçe bile gerektirmeyen eğitim çalışmaları haricinde, Mart 2020’den sonra online dahil hiçbir eğitim çalışması yapılmamış. Covid-19 nedeniyle eğitim bütçesi başka amaçlar için mi kullanıldı?

Yine de diğer partilere göre en detaylı eğitim altyapısı ve çalışmalarının CHP’de olduğu söyleyebiliriz.

Diğer partiler;

Meclis içi ve dışında ki diğer partilerin web sitelerinde eğitim çalışmaları hakkında detay yok veya söylem seviyesinde kalmış. Ancak bazı partilerin yılda 1-2 kez eğitim toplantıları yaptığını görüyoruz. (Atladığım varsa özür dilerim.) Sadece Yeniden Refah Partisinin Bolu’da 3 günlük Siyaset Akademisi eğitimi verdiği anlaşılıyor.

1989’da Amiga ve Comodor tarihe karışırken 8088 ve 80286 PC satmaya başlamıştım. Works, Lotus gibi uygulama yazılımlarının ilk sürümleri çıksa da kullanıcılar bilmiyor. Gazeteye ilan verdim ve PC satın alanlara kullanıcı eğitimi vereceğimizi duyurdum. Biri şikayet etmiş. Ağır cezada yargılandım. "Sattığım bilgisayarlar için kullanıcılara eğitim veriyorum" diye savunma yaptığımda, "Bak hala eğitim veriyorum diyorsun" dedi hakim. MEB’dan izinsiz “evde çocuğuna bile eğitim veremezsin” diyerek ceza verdi ama 5 yıl tecil edildi.

AK PARTİ ve CHP eğitim kuruluşu değil. Herhangi bir eğitim kuruluşu ile iş birliği yapmadığı da görülüyor. (Akademik kariyerli kişilerin eğitim vermesi yeterli değil.) Buna rağmen ücret alarak eğitim vermek, katılımcılara sertifika vermek, bir vatandaş ve/veya kurum tarafından yapılsa kesin ağır cezalık suç. Efendim hizmet içi eğitim veriyoruz da diyemezler çünkü katılımcıların ille de parti üyesi olma şartı yok.

Eğitimlerin konularına göre belirlenen sürelerine baktığımızda ise akademik seviyede benzer sertifikalı eğitimler neredeyse yarım sömestr sürüyor. Eğitim notlarını kim yazmış ve nereden onay almış bilinmiyor. Denetimi, sınavları, eğitim sonrası değerlendirmeleri kim yapıyor hiç sormayalım isterseniz. Mesela şöyle bir istatistik var mı? Seçimlerde aday gösterilen kaç kişi eğitim almış?

İşte bu nedenlerle siyasi partilerin merkez ve teşkilatlarında eğitim almış olsalar da, partide görev yapanlar ile seçilen adaylarda gerçek anlamda liyakattan söz etmek zor.

O halde güzel bir atasözü ile yazımızı bitirelim. “İğneyi önce kendimize, çuvaldızunu sonra başkasına batıralım.”

Sevgiler ve saygılar sunarım...