1. YAZARLAR

  2. Ruhittin SÖNMEZ

  3. Meleklerin cinsiyetini tartışmayı bırakın
Ruhittin SÖNMEZ

Ruhittin SÖNMEZ

Yazarın Tüm Yazıları >

Meleklerin cinsiyetini tartışmayı bırakın

A+A-

Kuşatma altındaki Bizans’tan farkımız yok. Düşmek üzere olan devletin aydınları, din adamları ve yöneticilerinin tartıştığı konu meleklerin cinsiyeti yani erkek mi, dişi mi olduğu imiş.

Her yönüyle, ekonomik buhran, dış politika, terör, salgın, eğitim vd sorunlarla kuşatılmış, “beka problemi” olan ülkemizin gündemine bakınız.

104 EMEKLİ amiral bildiri yayınlayarak “darbe imasında” bulunmuş da “bunları lanetlemeyenler hain sayılsın mı, sayılmasın mı” diye tartışıyoruz.

Akıl, mantık bir tarafa bırakılmış koca koca insanlar, saraydan atılan işaret fişeği ile aynı şablon cümlelerle, sözde yorumlar yapıyor.

Daha düne kadar “Mavi Vatan” savunmasının mimarı gördüğümüz hatta bu kavramın isim babası olmuş komutanlar “hain”, FETÖ ile mücadelenin sembol isimleri “FETÖ’cü” oluvermiş.

“Askerin emekli olanı da olmayanı da darbeci olabilir” diyene, “ne ile hangi silahla, hangi silahlı birlikle? diye sormak bile mümkün değil.

“Türkiye darbelerden çok çekti, amiral emekli de olsa Millete seslenen bildiri ‘darbe iması’ barındırır” deniyor.

“İyi de Türkiye tarihinde, hatta dünya tarihinde, denizcilerin yaptığı (bırakın emekli olanı muvazzaf denizci komutanların yaptığı) bir tane darbe var mı?” diye düşünmek abes, bu düşünceyi dile getirmek suç sayılıyor.

*  *  * 

MESELELERİ MESELE EDİN

Saçma sapan gündemle oyalanırken, bizi kuşatan meseleler kuşatmayı iyice daraltıyor.

Ekonomik krize teslim olmak üzereyiz. Ekonomistler “moratoryum” (devletin ödeme süresi gelmiş borçlarını ödeyemeyeceğini duyurması) riskinden bahsediyor.

Salgın kontrolden çıktı, günlük vaka sayısında dünya birincisi olduk. Koronavirüse teslim olmak üzereyiz.

ABD, Ege Denizi ve Trakya’dan, 80 bin askeri ile bizi kuşattı. Yunanistan 18 adamızı işgal etti. Suriye ve Irak’ta PKK terör örgütü ve Barzani’nin garnizon devletleri, ABD ve Rusya gibi emperyalist devletlerle kuşatıldık.

ABD Halkbank davası ve R.T. Erdoğan’ın malvarlığı soruşturması tehdidi ile ümüğümüzü sıkmakta.

Bütün bu meseleleri çözmek sorumluluğu altında olanların gündemine bakın lütfen.

9. Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman Demirel’in unutulmaz sözlerinden biridir: “Meseleleri mesele etmezseniz, mesele olmaktan çıkar.”

Bu cümle Demirel’in kendine has üslubu ile meseleleri çözmek gibi bir kaygısı olmayan ve meseleleri görmezden gelenlere ironik bir eleştiridir. Yani öncelikle devleti yönetenlere “asıl meselelerin ne olduğunu görün” tavsiyesidir.

Yoksa içinde bulunduğunuz tünelde karşıdan gelen treni görmemeniz veya “tünelin ucu göründü” sanmanız akıbetinizi değiştirmez.

*  *  * 

İNSAN GÜCÜMÜZÜ HEBA ETMEYİN

Sorumluluk mevkiinde olanlar, meleklerin cinsiyetinin ne olduğuna, amirallerin bildirisinin mahiyetine ya bir an evvel karar verin veya böyle saçma sapan tartışmalarla oyalanmayı bırakın.

Kafa kafaya verin. Sadece kendi aklınızı değil, ortak aklı kullanın ve asıl meseleleri çözün.

Bu milletin yetişmiş kadrosu, devlet umuru görmüş, bilgili, tecrübeli, vatansever insanlarının sayısı zannettiğiniz kadar çok değil. Elinizde olan malzemeyi iyi değerlendirin.

Bir milletin en değerli sermayesi insan gücüdür. Türkiye’nin insan gücünün en seçkin zümrelerini cömertçe harcamayın.

Dertlerini anlatamadıkları için sevmediğiniz yöntemleri kullanan insanları da dinleyin.

Muhtarları ve esnafları dinlediğiniz gibi… Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri ile öğrencilerini, emekli büyükelçileri ve emekli komutanları da dinleyin.

Birilerini aşağılamak, hakaret etmek, onlar gerçekten kıymetli insanlarsa, değerlerini eksiltmez. İnsanlar kıymetli insanların değerlerini görmezden gelenlerin değerini sorgular.

Birbirimize hakaret ederek, aşağılayarak, suçlayarak sadece düşmanları sevindiririz.

Bu ülkeye hizmet etmek istiyorsanız veya başarılı olup daha uzun süre iktidarda kalmak istiyorsanız, ortak akıl ve milli birliği sağlayıcı bir davranış modeli geliştirmek zorundasınız.

Mustafa Kemal Atatürk’ün önce Türk Milleti ve sonra bütün meslek sahipleri için övücü, cesaretlendirici, özgüven aşılayan, saygılı, moral ve motivasyon yükleyen üslubunu benimseyin.

Kalıcı olmak ve yıllar sonra da saygıyla anılmak istiyorsanız Atatürk’ü örnek alın.

“Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol!”

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.