Safranbolu Harmanlar mevkiinde konak işletmeciliği yapan Yılmaz Kavuşturucu, 17 yıl boyunca can dostu olan Colle cinsi köpeğini 5 yıl önce hastalıktan dolayı kaybetti. Büyük üzüntü yaşayan Kavuşturucu, köpeği için evinin bahçesinin bir köşesinde mezar yaptırdı. Kavuşturucu, köpeğinin fotoğrafını koyduğu mezar taşı yaptırıp, üzerine "Köpeğimiz Varoş, dünya boş, can dostumuz Varoş" yazdırdı.

 

KAŞIKLA ÜÇ AY BESLEDİK

Köpeğinin kendisinin bir parçası olduğunu ifade eden Kavuşturucu, "Belki de bir çok insandan daha yakındı bana. En azından yalan söylemiyordu, dürüsttü ve sahtekar değildi. Can dostumuzdu. Varoş benimle 17 yıl yaşadı.

Öldüğü zaman eşim ve ben 3 ay ağladık. Dostluğunu, yakınlığını unutamadık. Çok yaşlandı. Artık yürüyemez, gözleri görmez oldu ve sabahlara kadar ağrısından ağlıyordu. Götürmediğim veteriner kalmadı. ’İğne yapalım’ dediler, razı olmadık. Kaşıkla 3 ay besledik. Yine iyileşmeyince maalesef iğne ile uyuttuk. Mezar taşına yazdırdığım gibi onu hiçbir zaman unutmayacağım" dedi.

ÜÇ İHLAS BİR FATİHA

Yılmaz Kavuşturucu, insanların hastalıktan ya da başka nedenlerden dolayı ölen hayvanlarını çöpe attıklarını belirterek, "Hayvanları çöpe atmak insanlık dışı bir olaydır. Böyle bir şey olamaz. O kadar seviyorsun, kucağına alıyorsun uzun süre beraber yaşıyorsun ama öldüğü zaman ayaklarından tutuyorsun ve çöpe atıyorsun. Bu kabul edemeyeceğim bir durum. 17 yıl beraber yaşamışsınız. Bunun insandan farkı nedir?

Bunu da Allah yaratmış. Niye bunların bir mezarlığı yok? Niye bunlara bir mezar yapıp da gidip bu kadar hizmetinden sonra mezar başında dua edilmiyor. Dua etmek belki insanlara ters gelebilir ama ben üç İhlas, bir Fatiha okuyorum. Allah kabul eder etmez. Bana aptal, sersem diyebilirler. Ne derlerse desinler. Bana vız gelir. Onun bana yaptığı çok fazladır, ben ona ne yapsam azdır" diye konuştu.

Hayvan mezarlığının olmamasından dolayı köpeğini bahçesine gömmek zorunda kaldığını ifade eden Kavuşturucu, "Bana en yakın ve günlerce gezdiği bu bahçeye gömmenin çok daha uygun olacağını düşündüm. Çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Ona az bile yaptım" dedi.

ÖLEN HAYVANLAR İÇİN DUA ETMEYE GEREK YOK

Karabük Müftüsü Halil Bektaş, İslam’da hayvanlar için mezar ve mezarlık geleneğinin olmadığını açıklayarak, "Hayvanlar öldüğü zaman uygun bir yere sağlık yönünden de başkasına zarar vermeyecek şekilde derin bir yere gömülür. Hayvanların şefkate, kötü muameleye maruz kalmamaya ve makul doğal ortamda yaşama ortamının oluşturulmasına ihtiyacı vardır.

Onlara yapılacak en güzel iyilik odur. Hayvana saygı esasen odur. Hayvanın mezarını mermerden yaptırmak hayvana bir saygı ve hürmet de çok bir şey ifade etmez. Fatiha okumak insanlar için yapılabilecek bir duadır. Müminler için af dilemektir. Hayvanların günahı yoktur. Ölen hayvanın cennete gitmesi için veya kabir azabı çekmemesi için dua etmeye gerek yok. Onlar zaten kabir azabı çekmeyeceklerdir" diye konuştu