Son birkaç aydır basın yayında, sosyal medyada bazı şeyler dikkatimi fazla çekmeye başladı. Bunlar Atatürk heykellerine saldırı, darbe söylentileri ve darbe yapacak olanlara karşı bazı kesimlerin hazırlıkları. Bu saydıklarımın yüzde birisi normal bir hukuk devletinde olsa o ülkenin yargısı harekete geçerek gereğini yapar. Nedense bizde yargı görmüyor, duymuyor veya görüp duyuyorsa bizim haberimiz olmuyor.

Darbeden başlamak istiyorum. Darbe bir gücün Türk milletinin iradesine zorla el koymasıdır. Bu fiil ise anayasamıza ve yasalarımıza göre suçtur. Darbe söylentilerini yayarak toplumun huzurunu bozanlar şu sorulara cevap vermeli. Ellerindeki bilgi ve belgeleri Cumhuriyet Savcılarına vererek darbecilerin yakalanmalarını sağlamalılar. Aksi hâlde suçluyu koruma ve kollamaktan suç işlemiş olmuyorlar mı?

Şimdi her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının sorduğu sorularından bazılarını sorayım.

Soru 1- Darbeyi kim, kimler yapacak?

Soru2- Darbeyi ne zaman ve hangi araçlarla yapacaklar?

Soru 3- Bu bilgilerin belgeleri var mı, varsa neden yetkili makamlara verilmiyor?

Soru 4- Darbe söylentisi sadece gündemi değiştirmek için yapılıyorsa bunun toplum üzerindeki etkisinden kim sorumludur?

Soru 5- Darbe söylentileriyle işsizliğin yoksulluğun üstü mü örtülmek isteniyor?

Soru 6 – Etrafımız ateş çemberi, bu durumda özellikle siyasetçiler toplumu birleştirmekle görevli değil mi?

Ücretler her geçen gün bahar güneşinde eriyen karlar gibi eriyor, enflasyon başını almış gidiyor, Dolar altın çıldırmış yakalayana aşk olsun. Kısacası ekmek uçakta halk ise uçaktaki ekmeye yetişmek için koşuyor ama nafile. Korona virüsü zaten canı boğazında olan insanlarımızı iyice bunalıma soktu. Bunun yansımalarını ileride acı bir şekilde göreceğiz. Depresyon, boşanmalar, hırsızlık, intiharlar gittikçe artacak. Görünen köy kılavuz istemez. Önlem alması gereken zatı muhterem Maliye Bakanımız nutuk atıyor. Bayrağımızı indiremezsiniz, vatanımızı bölemezsiniz ezanımızı susturamazsınız, diyor. Bu saydıklarınızı kim yapmak istiyor? İsteyen olsa bile seksen üç milyonluk bir ülkeye hangi güç bu alçaklığı yapacak? Türk milleti buna müsaade eder mi? Siz görevinizi yapınız. Ama yapamıyorsunuz. Yapsanız Türk milleti sefilleri yaşamaz. Enflasyonu, dövizi ve diğer değerli maddeleri düşürün bizde sizi alkışlayalım.

Gelelim darbe yapacaklara karşı hazırlık yapan iç savaş çığırtkanlarına. Bunların görünmez güçleri mi var? Özel eğitim mi alıyorlar? Örgütlüler mi? Yasal dayanakları var mı? Maşallah öldürecekleri insanların listesini televizyon kanallarından açıklıyorlar, bazıları masalarının üzerini silahla doldurarak kan dökmek için sabırsızlandığını gösteriyor. Darbe yapacak alçaklara karşı koyma görevi, MİT. Ordu, Polis teşkilatının görevi değil mi? Ey yandaş vatandaş siz kimin darbeci olduğunu nereden biliyorsunuz? Çoğunuz yıllarca vatan haini Fetö ile işbirliği yapmadınız mı? Fetö alçağı kaçtıktan sonra kamufle olmak için önünüze geleni darbeci mi ilan edeceksiniz? Bakın bu ülkede kimin geçmişte karanlık ve kirli işlerle uğraştığı bellidir. Bu her telde oynayan, her muktedirin ayaklarını yalayanlar er ya da geç yargı karşısında hesap verecekler. Ne kadar tozuturlarsa tozutsunlar boşuna.

Atatürk’e hakaret etmek artık kazanç kapısı oldu önüne gelen her Türk düşmanı Atatürk’e hakaret ediyor. Her insan gibi elbette Atatürk’te eleştirilir. Bunun sınırları hakaret boyutuna ulaşıyorsa eleştiri olmaktan çıkar, o kişinin karakterini ve soyunu ortaya koyar. Dünyanın hiçbir ülkesinde kurucusuna hakaret eden soysuz yoktur. Atatürk’e hakaret edenleri ben şu şekilde tasnif ediyorum. İçimizde kalmış Hınçakların Pontuscuların devamı olarak kendilerini görenler. Balkan Savaşlarında, Çanakkale Savaşında, İstiklal Savaşında düşmanla işbirliği yapanların bu günkü temsilcileri. Birde bölücü ve ayrılıkçılardır. Türküm diyenlerin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan gurur duyuyorum diyen hiçbir kimsenin Atatürk’le bir hesabı olamaz. Bazı ajan ve provokatörler şunu unutmasın Atatürk Türkiye Cumhuriyeti durdukça yaşayacaktır. Güneşe çamur atanlar şunu iyi bilsin attıkları çamurlar sonuçta kendilerinin yüz karası olarak kalacaktır.