Yoksulluk Türk Milletinin kaderi mi?

Niyazi BEKTAŞ

Yoksulluk Türk Milletinin kaderi mi olmalı?

Elbette hayır.

Bu topraklarda herkesi huzur ve güven içinde yaşatacak yer altı ve yer üstü kaynaklar var. Yeter ki ülkeyi yönetenler çağın gereklerine uygun Türk Milletini yönetsin.

Yoktan var olmuş bir milletin fakirlik ve yoksulluk alın yazısı olmaz.

Peki niçin Anadolu halkı yoksul ve fakir?

1- Türkiye’de demokrasi yok.

2- Hak-hukuk ve adalet yok.

3- İnsan hakları her alanda ihlal ediliyor.

4- Gelirler ;eşit ve hakkaniyet ölçüsünde paylaştırılmıyor.

5- Üretim neredeyse sıfırlandı.

6- Eğitim sistemimiz tamamen tüketime dayalı kurallar topluluğundan oluşuyor.

7- Çalışmanın "en büyük ibadet olduğu" ibadethanelerimizde söylenmiyor.

8- Küresel sermayenin emrine uyularak "ÖZELLEŞTİRME" saçmalığı nedeniyle yüz yıllık Cumhuriyetin bütün birikimleri yok edildi.

9- Topraklarımız ekilmiyor.

10- Yerli ve milli olan hiçbir marka değeri yüksek malımız yok.

11- Gerçek İslam’ı değerler yerine, Emevi kültürünün gelenek ve görenekleri İslamiyet’in emri ve kurallarıymış gibi tekrarlanıyor.

12- Büyük çoğunluğu Müslüman olan Türk Milletine, değerler eğitimi adı altında sapık din anlayışı dayatılıyor.

13- Türk Tarihi; Türk Kültürü; Türk örf ve adetleri; Türk folkloru yerine İslam Öncesi Arap kültürü yerleştirilmek isteniyor.

14- Millet olma vasıflarımızı hatırlatan bilim ve Kültür ehli eğitim veren okullarımız kalmadı.

15- Yönetimi elde edenler belli bir süre sonra lüks hayat yaşamaya başlıyorlar.

16- Ülke yönetiminde söz sahibi olanlar zevk ve sefa yaşamayı haklarıymış gibi görüyorlar.. "Çalıyorlar ama çalışıyorlar" demek bu zihni yapının eseri değil mi?

17- Zevk ve sefa içinde yaşama arzusu küçük ve mutlu azınlıkların yolunda yürürken ,geride kalan milyonlar yoksul ve fakir yok sayıyor.

18- Ülke yönetiminde söz sahibi olanlar belli bir süre sonra baskı ve zulüm yapmaya başlıyorlar. AYNEN BUGÜN HALKIN KORKUTULARAK BASKI ALTINDA TUTULDUĞU GİBİ.

19- Yanlış ve hatalı yönetimlere karşı çıkmak "VATANA İHANET OLARAK" açıklanmaya çalışılıyor.

20- Son yılların moda söylemi "BEKA" her şeye yapıştırılıyor. Doğru bir söz etmeye kalktığınızda "SUS" deniliyor.

21- Ülkemizi yönetenlerin büyük çoğunluğu, Türk Milletine yabancılaşmış tavsiyelerde bulunarak, yöneticileri de yanlış yollara sevk ediyorlar. Bir yerde yöneticileri maksatlı kandırıyorlar.

22- 1980 Sonrası kaderci bir millet olma yoluna sokulan Türk Milleti, masum inanç değerlerini kullanarak ülkemizin getirildiği nokta, mutlu ve küçük bir azınlığa karşı, milyonlarca yoksul ve fakir bir halk.

23- Uluslar arası güçler değişik projelerle, Türk siyasetini de dizayn ederek, iktidarı ve muhalefeti aynı kuşakta buluşturmuş, milli güçleri tasfiye ederek iktidarlarını pekiştirmişlerdir.

24- "Cemaat" adı verilen sözde dini gruplar oluşturulmuş, bunlarla birlikte milli bünyemizde tamamen bozulmuştur.

25- Ayrılıkçı terör örgütlerinin kullanılması neticesinde Türk Milleti sefalete mecbur bırakılmıştır. Yöneticilerin milli olmamalarından uluslar arası güç büyük fayda sağlamıştır. Kalkınmak için kullanmamız gereken kaynaklar terörle mücadele ederken harcanmıştır. Türk Milleti kasıtlı ve planlı bir şekilde geri bırakılmıştır.

26- Yıllarca "cemaat" adı verilen hainlerin devleti elde etmelerine göz yumulmuştur. Aynı hata günümüzde diğer cemaatlerle el ele verilerek devam ettirilmektedir.

Bu düzen mutlaka değiştirilmelidir. Yerli ve milli düşünen gruplar ülke yönetiminde söz sahibi olmalıdır.

Üretim; Her alanda desteklenmeli, Anadolu toprakları yeniden işlenir hale getirilmelidir.

Yerli ve milli üretim yapan fabrikalar mutlaka inşa edilmelidir.

Ülkemizin her yerinde uygulanan "SATMAK" zihniyetinden derhal uzaklaşılmalıdır.

Son söz olarak diyorum ki fakirlik ve yoksulluk kaderimiz olamaz.

Fakirlik ve yoksulluktan kurtulmanın tek yolu, çok çalışmak ve üretmektir.

Bunları yapmanın şartı hak-hukuk-adaletin en üst düzeyde tesisiyle mümkündür...