Terörden sonraki en büyük problem...

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, çekilmenin baharla birlikte tamamlanacağını söyledi. Antalya'da Türkiye Kent Kooperatifleri Merkez Birliği'nin 25. ilkbahar toplantısında konuşan Bayraktar, Türkiye'nin terör belasından sonraki en büyük proble

Türkiye Kent Kooperatifleri Merkez Birliği (Türkkent) 25. ilkbahar toplantısı Antalya’da başladı. Çevre ve Şehircilik bakanı Erdoğan Bayraktar’ın da katıldığı toplantının açılış konuşmasını Türkkent Genel Başkan Yardımcısı Şekip Dinçer yaptı. Dinçer'in konuşmasının ardından söz alan Genel Başkan Mehmet Aksoy, kooperatiflerin genel kurullarına gelenlerin teknik eleman olduğunu ve yeterli deneyime sahip olmadıkları için yanlışlıklar yapıldığını belirterek bakandan düzeltilmesini talep etti.

Türkiye Milli Kooperatifler Birliği Başkanı Muammer Niksarlı, Türkiye’de 80 bin kooperatif olduğunu belirterek Ticaret Odalarına zorunlu aidat ödediklerini, yıllık ortalama 200 TL'ye kayıt yaptırdıklarını belirterek toplam miktarın 216 milyon olduğunu söyledi. Türkkent'in yıllık bilançosunun 100 bin TL, Milli Kooperatifler Birliği'nin blançosunun 300 bin TL olduğunu söyleyen Niksarlı, şöyle konuştu: "200 TL bizde kalsa devletten denetim eğitim için beş kuruş talep etmeyiz. Ticaret odalarıyla kooperatiflerin bağlarının koparılması lazım çünkü farklı örgütleriz, ilkeleri farklı bu iki örgütü bir kefeye koyamayız."
Antalya Vali Yardımcısı Turan Eren ise güzel kaliteli sağlıklı bir evde oturmanın herkesin en doğal hakları olduğunu belirterek denetim eksikliklerine dikkat çekti. Etkili bir denetim yaptırmanın çok zor olduğunu söyleyen Turan, demir beton ve kaba inşaat kısmında hassas davranılmasına rağmen ayda ya da iki ayda bir inşaata uğranılan bir imaj oluştuğunu ifade etti. 50 milyon bütçeli bir kooperatifin 1 milyon TL'sinin denetimlere harcandığını ancak 1000 tutarında bir fayda sağlanmadığını söyleyen Turan, bu işin sonunda çoğunlukla mahkemede sonuçlandığını ifade etti.
 
Toplantıda son olarak konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, 8 yıllık TOKİ Başkanlığı ve Bakanlığı döneminde kooperatiflere yakın durmaya çalıştığını söyledi. Kooperatiflerin bir ortaklık kuruluşu olduğunu hatırlatan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü: “İdari itibarıyla ticari bir kuruluş değil ama yaptığı iş ticari bir faaliyet bunun için Ticaret Bakanlığına bağlı olması daha doğrudur. 1164 sayılı yasanın günün şartlarına göre yeniden ele alınması gerekmekte. Tarım Bakanlığı'na bağlı kooperatifler var, bunlara farklı yaklaşılıyor yapı kooperatiflerine farklı yaklaşılıyor. Yapı kooperatifleri son 15 yıldır kan kaybediyor belki, belki bizim son 10 yıldır siyasi yapımızın da etkisi olmuştur ama ticari anlayışla yürüyen sistemi dizayn etmek lazım, bir araya gelelim devletten ucuz bir arsa alıp kredi alalım yürütebildiğimiz kadar yürütelim düşüncesiyle olmaz, insanların canı yandı. Ama mutlaka kaooperatiflerin desteklenmesi şart, küçük birikimleri olan insanların ev sahibi olmasının en önemli yolu kooperatifçiliktir.”
 
Türkkent'in Türkiye'de 250 bine yakın konut üretimine katkısı olduğunun altını çizen Bayraktar, şunları söyledi: “Mutlaka canlanması lazım, şimdi yasal düzenlemelere de bakacağız, isim yapmış marka olmuş güvenilirliği olmuş kooperatifleri çatısı altında bulunduran kuruluşun güçlenerek devam etmesi gerekiyor. Yapı denetimlerini daha sıkı hale getirme yolunda çalışmalarımız var.“
 
"BİLİMSELLİKTEN UZAK YAPILAR"
 
Dünyanın nüfusunun yedi milyarı aştığını, devlet sayısının 200 civarında olduğunu anlatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye’de bu rakam yüzde 70'in üzerinde. Ülkemiz de fay hattı üzerinde bulunuyor. Her ülkenin kendine özel yapılanması var. Türkiye’nin kendine mahsus bir yapı stili. Osmanlı zamanından itibaren oluşmaya başladı. Avrupa şehirlerine baktığınızda Almanya, Fransa İskandinav ülkeleri, yüksek nüfusa rağmen boş alanlara yeşil alanlara sahipler. 1950'li yıllarda özellikle İstanbul ve İzmir’de yaşanan göç yanlış yapılanmayı hızlandırdı. 20 milyon konut stoğumuz var, bunun yarısı mühendislik hizmeti almamış, bilimsellikten uzak yapılar, bu binalardan fay hattı üzerinde olanlardan 6,5 milyon konutun mutlaka yenilenmesi lazım, deprem, sel heyelan açısından yenilenmesi lazım. Bunlar kaçak yapılar. Şimdi böyle bir durumla karşı karşıyayız, burada kooperatiflerin çok ciddi bir şekilde görev alması, işin içine girmesi lazım. Ben bu işin dertlisiyim."
 
Meslek itibarıyla inşaatçı olduğunu anlatan Bayraktar, şunları söyledi: "Eğitim aldım yüksek lisans yaptım, hepsini bir tarafa bırakın kürekle harç yapmış tuğla örmüş birisiyim. Bu iş için kendimi parçalıyorum oradaki durum farklıydı, alt gelir grubu ve yoksullara ev yapma düşüncemiz öndeydi. 5 milyon konut üretildi 500 binini devlet üretti diğer 4,5 milyonunu özel sektör, belediyeler sağladı. Ama şimdi durum farklı, enerjiye 60 milyar dolar para veriyoruz bunun yüzde 40'tan fazlası evlerde kuruluyor bunun da yüzde 40'ı havayı ısıtıyor heba oluyor. Bunların yenilenmesi lazım kim yenilecek bunlara biz bakanlık olarak ortamı oluşturacağız. Belediyeleri tetikleyeceğiz, kooperatiflerin tecrübesi var, 80 bin kooperatifin 25 bin tanesi sağlam olsun, çok büyük katkı sağlar."
"Bizim Ahmet'e, Mehmet'e, bakkala, kredi kartına borcumuzdan çok gelecek nesillere borcumuz var" diyen Bakan Bayraktar, sorumluluk almak gerektiğini söyledi. Çevrenin çok öne çıktığını anlatan Bayraktar, şöyle konuştu: "Dünyayı inceledik, Türkiye bir kalkınma istikrar gelişme mücadelesi veriyor, bir kalkınma, gelişme mücadelesi veriyor ve toprağın derelerin denizlerin kirlenmesi, buzulların erimeye başlaması, bunlar artık çok ciddi önem arz ediyor. Bunun şehircilikle beraber olması lazım, bunu yapmak için bakanlık olarak yapılanıyoruz, organize oluyoruz, vatan millet bayrak diyoruz ama bu işle ilgili tüm sektörlerin kendini vermesi lazım."
 
TERÖR BELASINDAN SONRA EN ÖNEMLİ PROBLEM
 
Türkiye'nin başında terör belası PKK belası olduğunu hatırlatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Barış diyoruz kardeşlik diyoruz, açılım diyoruz. İnşallah Türkiye baharla birlikte kalıcı bir barış gelir ama inanın onun kadar önemli ondan sonra en önemli olan kentsel dönüşümdür. Doğru şehirleşme ve kaliteli yapılar. Bunları mutlaka yapmamız lazım. Bunu içselleştirebilirsek, vatandaştan gelen talebi artırırsak kaynağı bulunur, 2B'den gelen paranın yüzde 90 kadarını dönüşüm için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na verileceği söylendi ama vazgeçildi. Olsun bizim paramız var. Esas olan mekanizmaları geliştirmek. Bu işin siyaseti olmaz, siyasetçilere yalvarıyoruz,bu siyaset üzeri bir iştir gelin birlikte yapalım , rant bunun neresinde diyoruz. Bu üç beş senede olacak iş değil ama ilk iki senede hızlanıp güven vermezsek bunu yapamayız. Sadece enerjiden 10 milyar dolar tasarruf sağlayacağız."
 
Kentsel dönüşümün şart olduğunu anlatan Bayraktar, sözlerini şöyle tamamladı: "kaçınılmaz ve uzun soluklu bir iştir. Zengin ülkelerde şehirlerin etrafında banliyöler var, zenginler şehir içinde oturmuyor, mesaisi bitince trene binip şehir dışındaki evine gidiyor. Biz de şehir etrafında gecekondu var. Şehri tıkayan, yeşil alanlarını tıkayan gecekondular var. Dünyanın 6. büyük ekonomisi olan Brezilya şehirleşme açısından bizden çok daha kötü. Bizim ülkemizde de böyle, gecekondu bölgelerinde sıkıntılar var kanunsuz olaylar en çok oralarda oluyor bunun içinde bazı kesimler buna karşı çıkıyor. Bunu yapmak bir insanlık gereğidir herkesin bulunduğu noktada yapacağı çok şey var, Ne kadar un şeker buldun pastayı yapacaksın, mevcut imkanlarla yolumuza devam etmemiz lazım. 50 bin binanın yıkımını başlattık, 400 kuruluşa riskli bina tespit etmesi için lisans verdik . Şu an 18'i İstanbul'da olmak üzere Türkiye'de 30 bölgede lisanslı kuruluşlar var. Sadece 23 ilde riskli bina tespiti başlamadı. Vatandaş geliyor lisanslı kuruluşa tespitini yaptırıyor evinin. Riskliyse süreç başlıyor.“
 
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a katkılarından dolayı bir plaket verildi. Türkkent'in toplantısının 28 Nisan tarihine kadar devam edeceği belirtildi.