Öcalan serbest bırakılmalı

Kuzey Kürdistan birlik ve çözüm konferansı sonuç bildirgesi açıklandı

DİYARBAKIR'da, gerçekleştirilen farklı siyasi, etnik ve inanç gruplarından delegelerin katıldığı, 'Kuzey Kürdistan Birlik ve Çözüm Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı. Abdullah Öcalan'a özgürlük ve PKK'nın terör örgütü listelerinden çıkarılmasının da istendiği bildirgede, Kürtlerin statülerini belirleme hakkına sahip olduğu ve Kürdistan'ın bir statüsü olmadan Kürt sorununun nihai çözüme kavuşturulamayacağı belirtildi.

Diyarbakır'da, 250 delegenin katılımıyla iki gün süren, 'Kuzey Kürdistan Birlik ve Çözüm Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı. Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, konferans çağrılarının hazır bulunduğu toplantıda sonuç bildirgesini Van Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk okudu. Tuğluk, son 100 yılın tekçi sisteme karşı Kürdistan ülkesinde başkaldırı ve özgürlük mücadelesi ile geçtiğini söyleyerek, "Bu serhildanlar geleneğinin bir parçası olan PKK öncülüğündeki Kürt başkaldırısı son 30 yıldır sürmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bu dönemde de tüm imha, inkar ve baskı uygulamalarına rağmen Kürt halkının direnci kırılamamıştır"dedi.

"ÖCALAN SERBEST BIRAKILMALI, KÜRTLER STATÜLERİNİ KENDİ BELİRLEMELİ"

Konferanslarının Kürdistan ve bölgenin özgür geleceği için anlamlı bir adım atarak tarihi kararlar aldığını söyleyen Aysel Tuğluk'un açıkladığı kararlardan bazıları şöyle:

"-Sayın Abdullah Öcalan Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için tarihi bir fırsat yaratmıştır. Kürt hareketi sorunun barışçıl ve demokratik çözümü için samimi ve ciddi adımlar atmıştır. Konferansımız hükümetin aynı ciddiyetle ve samimiyetle adımlar atması gerektiğini ifade etmiştir. Delegasyonumuz, bu aşamada, hükümetin hala kullanmakta olduğu dil ve üslup, yeni karakol yapımları, koruculuğa yeni kadroların açılması ve askeri hareketlilik gibi uygulamalardan kaygı duymaktadır. Kamuoyunda güven yitimine ve samimiyetin sorgulanmasına yol açan bu uygulamaların derhal sonlandırılması çağrısında bulunur. Konferansımız, bu bağlamda, müzakere sürecini sağlıklı ve güvenli bir biçimde sürdürülmesi için demokratik çözüm sürecinin başaktörü Sayın Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü talep eder.

-Kürdistan halkları kendi tercihleriyle statülerini (özerklik-federasyon-bağımsızlık gibi) belirleme hakkına sahip olduğunu, Kürdistan halklarının kendi kaderini tayin hakkının sadece Kürdistan halkının kararına ve onayına bırakılması konferansımızda ortaklaşılan bir ilkedir. Konferansımız Kürdistan'ın bir statüsü olmadan Kürt sorununun nihai olarak çözülemeyeceğini karar altına almıştır.

-Delegasyonumuz, çağdaş demokratik bir anayasa yapılmasını talep eder. Kürdistan halklarının kendi kimliği ile örgütlenme özgürlüğü, ana dilde eğitim ve Kürtçe'nin resmi dil olarak kabulü, anayasal güvence altına alınmalıdır.

-Başta hasta ve çocuk tutsaklar olmak üzere cezaevlerindeki tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması için yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Faili meçhullerin aydınlatılması ve toplu mezarların ortaya çıkarılması için devlet sorumluluklarını yerine getirmelidir.

-Konferansımız, Rojava parçasında (Suriye'nin Kürt bölgesi) kendi özgücüyle ve kendi özgün siyasetiyle gerçekleşen halk devrimininin yanında olduğunu belirtir. Kürt Yüksek Konseyi şahsında, birliğini ve ittifakını büyük ölçüde sağlamasını önemli görür. Uluslararası camiayı Suriye ile ilgili mekanizmalara Rojava Kürdistanı'nı resmi olarak dahil etmesini talep eder.

-Ulusal konferansın toplanmasının yaşamsal önemde olduğunu ifade eden konferansımız, Kuzey Kürdistan Konferansı olarak bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceği iradesini beyan eder. Irak Cumhurbaşkanı sayın Celal Talabani, Kürdistan Federe Bölgesi Başkanı sayın Mesut Barzani, KCK Başkanlık Konseyi ve tüm diğer Kürdistani güçleri, Ulusal Konferans'ın bir an önce toplanması için girişimde bulunmaya çağırır.

-Konferansımız; BM, İKÖ, AB ve dünya halklarını Kürdistan halkının adalet, özgürlük, eşitlik için verdiği mücadelesine karşı sorumlu davranmaya davet eder.

-Konferansımız; tüm uluslar arası örgüt ve devletlerden PKK'nin terör listesinden çıkarılmasını talep eder.

-Konferans delegasyonu Kuzey Kürdistan Birlik ve Çözüm Konferansı'nın iradesini temsil edecek "Birlik ve Çözüm Komitesi" oluşturma kararı vermiştir.

-Konferansımız, Türkiye halklarını, konferansımızda açığa çıkan iradeyi tanımaya, esas almaya ve Türkiye Cumhuriyeti devletini Kürt halkının haklarını tanıması için baskı kurmaya çağırır.

Sonuç bildirisinden sonra soruların yanıtlayan DTK Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, oluşturma kararı aldıkları "Birlik ve Çözüm Komitesi"nin çözüm sürecinde önemli rol üstleneceğini belirterek, sonuç bildirisinin BM, AB, hükümete, siyasi partilere ve İmralı adasında bulunan Abdullah Öcalan'a da gönderileceğini söyledi.