Montaj değilmiş

Başbakan Tayyip Erdoğan, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e ‘Aydın Doğan hakkında yargıya müdahale’ talimatı verdiği iddialarıyla ilgili “Benim, Adalet Bakanıma ‘Bunları yakından takip et’ dememden, bundan daha doğal ne olabilir?” dedi. Erdoğan, yerel me

SİYASETİ BIRAKIRIM

Birileri meydanlardaki kalabalığın montaj olduğunu ifade ediyor. O insanları miting meydanlarına taşıdığımız iddiaları var. Meydanda reel yapıyı görmek için teşkilatımıza yasak getiririm. Asla bir il diğer ile taşınmayacak. Anketler yoluyla oynanmak istenen oyun var. Çok iddialı ifade kullanıyorum: Partim bu seçimlerden birinci olarak çıkmazsa siyaseti bırakmaya hazırım. CHP’nin, MHP’nin başkanları bırakabilir mi? Çöreklenmişler koltuklara. Gerilim üretsinler, hakaret etsinler. Onlar o koltuğu korumanın peşindeler.

Boğaz’a karşı viskisini yudumlayıp Anadolu ve Trakya hakkında ahkam kesenler 200 yıldır uyanmadılar, hâlâ da gaflet uykusundalar. Milletin bunlara inanmadığını görmediler. Görmeye de niyetletleri yok. Halen, ‘İftira atarsak millet bunlardan soğur’, ‘Montajları piyasaya sürersek millet bunlardan soğur’ diyorlar. ‘Bir takım manşetler atarsak, karalama kampanyaları yaparsak, tahrikler, tuzaklar tertip edersek millet Ak Parti’den uzaklaşır’ sanıyorlar. İşte dün bir tane daha yayınladılar. Adalet Bakanım ile benim görüşmem. Bugün malum gazete yayınlamış çünkü kendileri ile ilgili. Dönen dolapları tabii ki biz biliyoruz. Bana ilgili kuruluşum SPK’nın verdiği bilgiler çok çok tehlikeli bilgiler ve paralel yapının dışında yapılar. Kirli ilişkiler. İster istemez ‘Burayı yakından takip et’ dememi gerektiriyor. Bunu ben ülkem için istiyorum, milletim için istiyorum. Çünkü bu zamana kadar bu ülkede her şey bunların ellerinde ve 2 dudakları arasındaydı. Bunlar spor kıyafetlerle, blue-jean ile onlarla, bunlarla evlerinde Başbakan ağırlamış tiplerdir. Oralarda istedikleri şekilde hükümet kurmuşlar, hükümet indirmişlerdir. Şimdi tabii böyle bir hükümet iş başında yok. Bu onları rahatsız ediyor. İstedikleri anda gelip görüşemiyorlar, istedikleri gibi yönetemiyor, bu onları rahatsız ediyor. Bunlar bu ülkede bu milleti aptal, cahil yerine koydular ama hep kaybettiler ve bundan sonra da hep kaybedecekler. Bir insan köylü olabilir, okuma yazma bilmiyor olabilir, dünyayı tanımıyor olabilir ama onun kalp gözü, feraseti, basireti öyle açıktır ki hiç kimsenin anlamadığını o anlar. Bunlar vatandaşımıza bu hakareti yapmadılar mı? Göbeğini kaşıyanlar demediler mi? Bu insanlar ‘Bu hükümet de iktidar belirleyemez’ demediler mi? Bunlar dedi. Milletimiz köylüsüyle, şehirlisiyle, tahsillisiyle, ümmisiyle, zenginiyle yoksullukla neyin ne olduğunu çok iyi biliyor, anlıyor.

PİSLİK DÖKÜLECEK

30 Mart’ta milletimiz darbe girişimine gerekli cevabı verecek. Biz hukuk içinde hesap sormak için hazırlıklarımızı yaptık. Kimsenin yaptığı yanına kalmayacak. Ortalığa pislik dökülecek, şimdiden söylüyorum. Kurban kesimden haraç toplamaya, dershaneye kadar çok şaşırtıcı sonuçlar, makbuzsuz toplanan paraların nerelerde olduğu ortaya çıkacak. Failleri de yargı önüne çıkacak.”

'Dava aç’ diyorum

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, MİLGEM ihalesi hakkında işadamı Metin Kalkavan ile yaptığı konuşmayla ilgili ise “Diyelim bir tanesi saf dışı bırakılmış, şahsıma müracaatı bulunuyor. Ben de ‘Dava aç’ diyorum. Bu neticede devletin yüzlerce milyon dolar kazancı oluyor. İşte bunlar bu görüşmeyi dinleyecek kadar karaktersiz, seviyesizler” diye konuştu.

HÜRRİYET