Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez

Zeynel KOZANOĞLU

Epey zamandır çaresizdik. Umutsuzduk. Kıstırılmıştık, sıkılmıştık. Geleceğimizden umudumuzu kesmiştik. İlkin devletin bir tek çivisini oynatmakla başlayan girişim zamanla o hale geldi ki, olay deli çocuğun kuyu kazmasına döndü. Bu söz sadece bizim köyde söylenir.

(Eyyy bizim köylüler sakın öyle biri yok, demeyin. Siz de ne anlattığımı dinleyin) Bakınız anlatayım. Zamanın birinde bizim köyde bir delikanlı durup dururken köy önündeki tarlalarından birinin tam da ortasına kuyu kazmaya kalkışmış. Zaten diğer gençlerden biraz farklı olduğundan köyde "Deli" diye anılıyormuş.

Kuyuyu kazmaya başlayınca başına toplanan pek çok akıllı insan onu uyarmaya yeltenmiş. "Kuyu öyle kazılmaz" diyecekler ve nedenini anlatacaklar ama deli çocuk dinlemiyormuş ki, ille de kazmaya devam ediyormuş.

Akşam olmuş. Canavar gibi çocuk iki metreyi aşmış. Kendisini uyaranlar son bir umutla bekleşiyorlarmış. Derken tam da karanlığım bastığı dakikada karşı yakadan "İyi" bir ışık belirmiş. Işık yaklaştıkça büyümüş, büyüdükçe yaklaşmış. İsterseniz masal olarak dinleyin. İsterseniz ülkemizin son birkaç ay içine yaşadığı gerçeklerle örtüşüp örtüşmediğini merak edin.

Yaklaşan ışığın içinde "Asena" kılıklı biri belirmiş. Gök gürlemesini andıran sesiyle şöyle haykırmış:

"Evamir-i Aşere’den bu yana yeryüzünde kimi ülkelerde uygulama alanı bulunan şu on umdeyi inceleyin. Ülkenizde bu on umde için uygulama alanı bulunabilmesi konusunda ben yardımcı olacağım."

Getirilen umdeler şunlar:

1. Cumhuriyetin kuruluş felsefesini, değerlerini ve üniter yapıyı korumak

2. Çağdaş medeniyeti yakalamak

3. Sevgi ve saygı dilini hakim kılmak

4. Parlamenter sistemi yaşatmak

5. Denge ve kontrol ilkesi üzerine kurulu kuvvetler ayrılığı kurmak

6. Fırsat eşitliği sağlamak

7. Mülkiyet haklarını korumak

8. İnançlara saygı ve ifade özgürlüğünü sağlamak

9. Bağımsız, tarafsız ve adil yargıya kavuşmak

10. Yolsuzluklarla tam ve etkin mücadele 

Ben diyorum ki: Mademki aynı türkülerle oynuyor, aynı türkülerle ağlıyoruz. Mademki aynı türkülerle eğleniyor ve evleniyoruz. Dahası da var. Aynı acıları paylaşıyor, aynı ekmeği bölüşüyoruz. "Yarin yanağından gayri" her şeyi hakça paylaşabilmeyi ve adil olmayı da birlikte başarmalıyız. Bunu yapabilmek için farklı yanlarımızdan ziyade ortak yanlarımızı ön plana çıkarmamız gerekir.