İstanbul seçiminin ardından...

Yalçın ERDEBİL

23 Haziran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi Ekrem İmamoğlu'nun ezici üstünlüğüyle sonuçlandı. Millet bir kez daha mağdurun yanında yer aldığını gösterdi. Hem İmamoğlu ve ekibini, hem de İstanbul seçimlerinde Millet İttifakı'na oy veren tüm seçmenleri tebrik ediyorum.

Ekrem İmamoğlu başarılı bir belediye başkanlığı dönemi geçirirse, önü daha da açılabilir. İmamoğlu'nun hedeflerinin yükselmesinin bir şartı da, CHP'nin dersine iyi çalışması ve milletin verdiği ödevi yerine getirmesidir.

CHP İstanbul seçimi üzerine sosyolojik bir araştırma yapmalıdır. Başarının altında yatan unsurları ortaya çıkarmalı ve yeni hedeflerini milletin istekleri doğrultusunda bu çalışmaya göre belirlemelidir.

Eğer son günlerde sosyal medyada bazı eski tüfek CHP'lilerin bazılarının yaptıkları gibi, eski söylemlere dönüp milletten koparak, bildiklerini okumaya devam ederlerse hem İmamoğlu'nu bitirirler, hem de CHP'yi yeniden ana muhalefet partisi durumuna düşürebilirler. Benden şimdiden uyarması; erken havaya girerseniz kaybedersiniz

***

AKP Genel Başkanı; '31 Mart'ta ve 23 Haziran'da milletimize kendimizi iyi anlatamadık' diyor. Bu söylem seçim başarısızlığından hiç ders almadıklarını gösteriyor. Bence; millet artık kendilerini çok iyi anladığı için, AKP adayını değil, rakibini destekledi. İstanbul seçmeni; biz kutuplaşmak istemiyoruz, bu yüzden nefret dilinden değil, sevgi dilinden yana tavır alıyoruz dedi... Dini ve milli duygularıyla oynanmasını ve kullanılmasını hoş karşılamadığı mesajı verdi. Görünen o ki, AKP milletin mesajını anlamazlıktan geliyor ve dolaylı olarak milletin onları anlamadığı imasında bulunuyor. Bu tutumla yukarıdan bakan anlayışa devam edileceği sinyali veriliyor. Aynı kafayla hareket ederlerse, AKP'nin eriyişi hızlanarak devam edecektir. Sonuç Anap'ın düştüğü durumun bir benzeri olacaktır.

* * *

MHP Genel Başkanı İstanbul'un ehil ellere teslim edilmediğini iddia ediyor ve İstanbul'un bunun acısını çekeceği imasında bulunuyor. Bu dil de seçmeni suçlayan bir dil, seçmeni aşağılayan bir dildir. Bahçeli hangi kritelere göre böyle bir sonuca ulaştı açıkça ifade etmelidir. Ayrıca diğer adayın ehil olduğunun da gerekçelerini ortaya koymalıdır, aksi halde söyledikleri içi boş olarak söylenmiş laf olarak kalacaktır. Sayın Bahçeli daha önce söylediklerinin ve taahhütlerinin arkasında olduğunu da iddia etti. Hani T.C, Andımız, hesap sorma meseleleri vardı, ne oldu sayın Bahçeli?

Sözünüzü tuttunuz mu?

Peki, MHP seçim sonuçlarından ders çıkarmış gbi görünüyor mu? Kesinliklikle hiçbir ders almamışlar. MHP kurmayları bağırıp çağırarak illet, zillet gibi ifadeler kullanmanın artık işe yaramadığını anlamazlıktan geliyorlar. Fetocu, PKK'lı gibi iftiraların prim yapmadığını görmezlikten geliyorlar. Devam edin beyler, bu gidişle sizinde devriniz bitiyor.

* * *

İYİ Parti; İstanbul seçimlerinde çok aktif bir rol oynadı. Seçim başarısında büyük pay sahibi oldu. İYİ Parti seçimde kullanılan sevgi diline sahip çıkar, birleştirici ve bütünleştirici hedefleri net ortaya koyabilirse, en büyük iktidar alternatifi durumuna gelebilir. Bu tarihi fırsat değerlendirilmeli ve gelecek seçimler için stratejik planlar şimdiden hazırlanmalıdır. Olası erken seçim hesap edilerek, vakit kaybetmeden ilçe, il kongreleri yapılmalı ve seçilmiş yönetimler oluşturulmalıdır. Ardından Millet İttifakı'nın ortak adayı olarak sayın Meral Akşener ismi ön plana çıkarılmalıdır. Sayın Ekrem İmamoğlu ise; bir dönem daha İstanbul Belediye başkanlığı için düşünülmelidir. Aksi halde, atı alan Üsküdar'ı geçer.