Gömün gitsin...

Neşe DİLEKÇİOĞLU

Sanayi nin gelişmesi ile övünürken, bir taraftan üstünde yaşadığımız herşey zehirleniyor .

Yavaş yavaş zehirleniyoruz..

Yapilan analizlerde su da  olması gerekenin iki katı arsenik ve zararlı metaller bulunmuş.

Bu nasıl oluyor..?

Akarsularımızın kenarında otlayan hayvanlar iki ot yiyince hooop ayakları havada şişmiş bir şekilde can veriyor. Araştırılıyor arsenik zehirlenmesi..

Altın madenlerinin yakınlarında  yaşayan köylüler isyan ediyor. Kanser vakaları arttı bu işletmeyi köyümüzde istemiyoruz..

Kuruyan zeytin ağaçlarını ekili tarlalarını gösteriyorlar muhabirlere bakın nasıl kurudular.

Bu havayı soluyoruz ektiğimiz sebzeleri yiyoruz ve zehirlenip  ölüyoruz..

Hadi diyelim ki dondurulmuş sebzelerden yiyelim .

Onlar da GDO'lu..

Farketmiyor..

Su savaşları yaşanacak ileri ki yıllarda diyorduk.

Sularımız var ALLAH'a ŞÜKÜR diyoruz.

Gerek yok biz o sularla içeride kendimizi zehirliyoruz..

Sanayiciler atıklarını dönüştürmek yerine götürüp akarsularımıza döküyorlar. Bunun alt yapısını hazırlamışlar. Alttan kalın bir boru fabrikalarından bilmem kaç metre uzağa döşeyip en yakın akarsulara taaaak boşaltıyorlar foşur foşur suları köpürterek.

Balıklar anlıyor tabii..

Karınları şişik, suyun üstünde ağızlarını açıp kapayarak oksijen almaya çalışıyorlar. Havada da yok bu oksijen. Çaresiz hepsi birden toplu olarak ölüyorlar..

Sularımız arsenikli ve insan bedenine zararlı ağır metaller içeriyor..

Tevekkeli bunun içindi uyarıları..

Metal yorgunluğumuz var bir türlü geçmiyor.

Afrin'le geçti sanırsam sa..

Demek ki orada ağır metallere maruz kalmadılar.

Beden dirildi..

Kendini yok eden zehirleyen bir millet olabilir mi..?

Olursa da MİLLİ olur mu?

Düşman gelse napacak..?

Bir kenarda debelene debelene yavaş yavaş arsenikten ölüyoruz.

Buğday ambarı ülkemizde ekmekten bir dilim yesek ki bu bende var karnım kurbağanın tokluk hali gibi şişiyor.
Glüten alerjisi..

Diyorum ki sebzeleri sirkeli suya yatırıp üzerindeki zehirli atıklardan ilâçlamadan koruyorum..

Yok öyle de olmuyormuş..

Kendimizi böylelikle koruyoruz sanıyordum hatta öyle ki sebzeleri bir saat sirkeli suda bekletiyorum..

Biraz daha dursun bakalım..

Ali bey sesleniyor..

Tatlıııııım yemek hazır mı...?

Hınnnnk..

Ali bey ben onu sirkeli sudaaaa..

Ya hu iki saattir mutlaktasın hâlâ sirkeli suda mı?

Evet ne var tatlım üzerindeki zehirli atıkları ilaç kalıntılarını atıyorum..

Bir saate kadar yemek hazır başında bekliyorum sirkeli suda ki sebzelerin..

Yok öyle olmuyormuş..

Ne kadar yıkarsan yıka akıbet gelir başa...

Televizyonda izledim prof dr anlatıyor. Bu kadar ilaçlama neredeyse olması gerekenin iki katı ilaçlama ne kadar yıkarsanız yıkayın üzerinden gitmez..

Yani ben mutfakta gereğinden fazla bekliyorum sebzelerin başında.

Bana el sallıyordu zira ıspanak güle güle der gibi..

Ben de diyorum ki Ali bey dakka başı bu özel hastahaneler niye var? Bu kadar birbirlerine yakın konuşlanmışlar hastaları var mıdır ki?

Olmaz mı gir içeri bak.

Sularımızdan zehirleniyoruz..

Sebzelerimizden zehirleniyoruz..

Bir dilim ekmek yiyor davul gibi şişiyoruz..

Kanser vakaları diyabet hastaları çoğaldı.

Erken ölümler çoğaldı.

Hastahaneler çoğaldı.. (Hasta garantili)

Ölüyoruz metal zehirlenmesinden... (metal yorgunları bu arada dirildi)

Sonra sosyal medyadan paylaşıyoruz.. ALLAH rahmet eylesin mekanı cennet olsun ailesine sabırlar diliyorum .

Çok gençti yazık oldu..

Çok üzüldüm daha yaşayacak ne güzel günleri vardı..

Onlar ne diyor cenazemizin başında, meftayı nasıl bilirdinizden sonra..

İNNA LİLLÂHİ VE İNNE İLEYHİ RACİUN..

Gerisi mi gömün gitsin..

Yahu o zehirlendi arsenikten.

Akarsudan bir yudum su içtiydi piknikte..

Zehirli atıktı matıktı, falandı filandı deseniz de.

Hoca çoktan verdi talkımı..

Bize ne kaldı..

Merhumu iyi bilirdik..

Tamam o zaman zati muhterem cemaat..

Gömün gitsin...

Bence bize bu erken ölümleri yaşatan ekmeğimizi suyumuzu havamızı zehirleyenleri..

Gömelim gitsin..

Nasıl bilirdiniz diye sorarsa hoca, vereceğiniz cevabı biliyorsunuz..

Anamızı şey ettiydi yahu bunlar..

Anamızı da aldık geldik hoca efendi.

Öldüğünü kendi gözleriyle görmek istedi.

İçi rahatlar belki...

Nasıldı nasıldı diye sorma...

Gömün gitsin anasını satayım...

Ya sandığa..

Ya sandukaya...