Çankaya

Bahri YILDIZBAŞ

Türkiye’nin en yüksek gelirli ve rantlı, seçimlerde çantada keklik Çankaya'sında; onlarca belediye başkan aday adayı var ve birisi de mevcut belediye başkanı. 

Tekrar aday gösterilmesi için, son günlerde belediyenin imkanlarını kullanarak yaptığı şovmenliklerle; sabah, öğle ve akşam olmak üzere, seçmenine on yılda yaptığı icraatları anlattığını zannederek, özünde fos destanlar gönderiyor. 

Adama ve ekibine, kocaman on yıl yetmemiş. Soylarından, seçkinliklerinden, üstünlüklerinden ve boydan gelen arpalıktan, vaz geçemiyorlar. 

Defalarca

“Çankaya;
Kirden, 
Çöpten, 
Pislikten, 
Pavyon ruhsatından, 
Kirlilik yaratan ahbap büfelerinden, 
Ranttan, 
Adam kayırmaktan, 
Belediyeye zengin çocuklarını yerleştirmekten, 
Parkları ve kültür merkezlerini bozup cafe yaptırmaktan, 
Ruhsat mafyasından, 
Binlerce bankamatik çalışanından, 
Parkların iğrençliğinden, 
Kaldırımların kırık taşlarından geçilmiyor.” 

Diye yazdık, yazanlar oldu, fotoğraflar paylaştık, siz ve ekibiniz, açılışlardan ve çevrenizdeki kokteylcilerden başka kimseyle muhatap olmadınız, hiç bir konuyu ve kimseyi ciddiye bile almadınız. Yazılanlara, sözlü ve yazılı cevap verme tenezzülünde bile bulunmadınız. 

Partiniz, sizi bir daha aday gösterirse, onlarda sizin gibidir ve sizden rant sağlıyorlar demektir. 

Yazdıklarımın ispatı ise, madem bu kadar başarılısınız, büyük işler yaptınız, halkın sevgisini ve güvenini kazandınız, on yıldır Türkiye’nin başkentinin başkentine belediye başkanlığı yaptıktan sonra, Başkent Büyükşehir Belediyesi'ne aday adayı olmanız gerekmiyor muydu? O kadar vizyonsuz, halktan uzak ve başarısızsınız ki, "Nasıl olsa Çankaya’da işler kebap, çalışsam da çalışmasam da, sevsem de sevmesem de, adaletli olsam da olmasam da, hizmet etsem de etmesem de, oy oranımız yüksek.” Sanki senin ve ekibinin oylarıymış gibi. 

O oylar ne senin, ne ekibinin ve ne de aday adayı olduğun partinin oyları DEĞİL. Çankaya’daki yüzde 80 civarındaki o oylar; başka alternatifi olmayan, bilinçli, eğitimli ve duyarlı seçmenler ile Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasının oylarıdır. Bir çok kentte, şehirde, ilçede, köyde, kasabada ve mahallede de, bazı siyasi partilerin seçmenlerinin alternatifi olmadığı gibi. 

Yaşadığımız ülkede, kentte, şehirde, ilçede, kasabada veya mahallede; çalışkan veya çalışmayan, oy verdiğimiz veya vermediğimiz yerel yöneticileri ve siyasileri de, eleştirme ve hesap sorma hakkımız vardır. Bireylerin, yazılı, sözlü ve sandıkta hesap sormadığı siyasetçiler ile yerel yöneticiler, meydanı boş göreceklerinden, bulundukları ülkeyi, kenti, ilçeyi ve mahalleyi, devletin, yüzbinlerce ve milyonlarca halkın çiftliğine çevireceklerine; BABALARININ, AİLELERİNİN, İŞBİRLİKÇİ ÇEVRELERİNİN ve BAĞLI OLDUKLARI SİYASİ PARTİLERİNİN ÇİFLİĞİNE ÇEVİRİRLER Kİ; oralarda adalet, ahlak, vicdan ve kamu kaynakları pazarlamacılığı başlar...